YARADILIŞ KAÇ EVREDE GERÇEKLEŞTİRİLDİ. 5.9.2019
İşleri düzene koyan ALLAH'ımınADI'yla !
RABB'im ! Gönlüme ferahlık
ver. Bana işimi kolaylaştır. Amin.
ABESE 12: Artık
dileyen onu ( KUR'AN'I ) DÜŞÜNÜP ÖĞÜT
ALSIN.
KUR'AN
da yaratılışın bazı ayetlerde 6 EVREDE, bazı ayetlerde 4 EVREDE ve bazı
ayetlerde 2 EVREDE yaratıldığı bildirilmiştir. İncelemeden baktığımızda bunlar
arasında bir çelişki varmış gibi gözükür, halbuki ayetleri dikkatlice
incelediğimizde hangi evrede neler yaratıldığının ip uçlarını bize verir.
Sırasıyla ayetleri size yazacağız ve sonunda NÜZUL SIRASINA GÖRE TEBYİNÜ'L – KUR'AN… İŞTE KUR'AN yazarı Dostum
HAKKI YILMAZ'ın bu konudaki açıklamalarını sizlerle paylaşacağız.
A'RAF
54: Şüphesiz ki, RABB'inizin gökleri ve yeri ALTI GÜNDE
( ALTI EVREDE ) yaratmış,
yarattığı her şeyin kanununu koymuş, evren üzerinde egemenlik kurmuştur. Geceyi, onu hızlı bir
şekilde izleyen gündüze örtüp bürüyen, güneşi, ayı, yıldızları yasalarına boyun
eğdiren O'dur. Bilin ki, yaratma da yarattıklarını koyduğu yasalara göre
yönetme de O'na aittir. Ne yücedir, âlemlerin RABB'i olan ALLAH.
KİTAB-I
MUKADDES ( Yaratılış 1/1-31 ): Göğün ve yerin ALTI GÜNDE ( altı evrede ) yaratıldığı
kaydedilir.
AYET: Andolsun
ki, BİZ gökleri, yeri ve bu ikisi arasındakileri ALTI GÜNDE ( ALTI EVREDE ) yarattık ve hiçbir yorgunluk da
duymadık.
HUD
7: Önceleri ( yalnız suyu yarattığı için ) hükümranlığı, ALLAH'ın arşı, su
üzerinde iken ALTI GÜNDE gökleri ve yeri
yaratan, ( yer yüzünü yaşanabilir hale getirdikten )sonra da HANGİNİZİN DAHA GÜZEL İŞLER YAPACAĞINI
SINAMAK İÇİN sizi yaratmış olan O'dur. Şimdi sen, ( bütün bu gerçeklerden
sonra )” öldükten sonra dirileceksiniz " desen, küfürde direnenler mutlaka
şöyle diyeceklerdir. Bu apaçık sihirden başka bir şey değil / onu söyleyen
besbelli bir sihirbazdır.
FUSSİLET
10: O, yeryüzünde yüksek sağlam dağlar yarattı ve orayı bereketli;
yaşanabilir bir hale getirdi. Canlıların yiyecek ihtiyaçlarının giderilmesi
için orada belli bir düzen takdir etti. Bütün bunlar DÖRT GÜNDE ( DÖRT EVREDE ) oldu.
FUSSİLET
9: Yine de ki: Yeryüzünü İKİ GÜNDE (
İKİ EVREDE ) Yaratan ALLAH'ı inkâr ediyor ve O'na ortaklar koşuyorsunuz
öyle mi? Bilin ki O ALLAH, âlemlerin RABB'idir.
FUSSİLET
12: Böylece ALLAH gökleri İKİ GİNDE
( EVREDE ) yedi tabaka halinde şekillendirdi ve her tabakaya yasaları
koydu. BİZ, dünyadan görülen gökyüzünü kandillerle ( yıldızlarla ) süsledik ve
onları bozulmaktan koruduk; sağlam bir düzene ve yasalara bağladık. İşte bu çok
güçlü olan ve her şeyi bilen ALLAH'ın takdiri, düzenlemesidir.
ALTI GÜN : 6
Evre, 6 Dönem, 6 Aşama anlamlarına
gelmektedir.
" YEVM " sözcüğü,
Türkçeye " gün " çevrilebildiği gibi, " devir " olarak da çevrilebilir. Çünkü
arapça'da yevm sözcüğü, hem " gündüz ve geceden oluşan 24 saatlik bir devir (
gün ) anlamına, hem de genel olarak " devir ( hangi müddet olursa olsun,
zamandan bir müddet ) anlamına gelir. Nitekim SECDE 5 de, 1000 senelik bir YEVM'den, MEARİÇ 4 de ise 50.000 senelik bir YEV'den bahsedilmek suretiyle,
YEVM sözcüğünün belirli bir ölçüdeki
"
devir'i değil de genel anlamda bir " devr'i ifade ettiği KUR'AN tarafından da
teyit edilmiştir. YEVM sözcüğünün buradaki anlamının” devir " olarak kabulü,
bize KUR'AN'ın bir mucizesini daha görme imkânı vermektedir. Bilindiği gibi
günümüz itibariyle elde edilmiş kozmolojik bulgular, evrenin
(
dolayısıyla dünyanın ) bir takım evrelerden geçerek bu günkü durumuna geldiğini
göstermektedir. Keza dünya da bu günkü durumuna bir gaz bulutuyla başlayan ve
çeşitli evrelerden oluşan bir süreç ile gelmiştir. İşte KUR'AN, evrenin ve
dünyanın " altı yevm " de ( devirde ) yaratıldığını bildirerek bu günkü
bilimsel bulgularla varılan sonucu, yani oluşumun evreler, devirler halinde
gerçekleştiğini 14 asır önceden ilân etmiş ve bir mucizesini daha gözler önüne
sermiştir.
FUSSİLET
11: Sonra duman hâlinde göğe yerleşti /
egemenlik kurdu da ona ve yeryüzüne, " isteyerek veya istemeyerek gelin!” dedi.
İkisi de , " Biz isteyerek geldik " dediler.
Ayrıca
ALLAH'ın yeryüzünü iki günde ( evrede ) yarattığı, âlemlerin RABB'i olduğu,
yeryüzünün içinden sâbit dağlar yarattığı, bereketler meydana getirdiği, orada ARAŞTIRIP İSTEYENLER İÇİN, eşit olarak
( ayırım yapılmadan ) rızıkları DÖRT
GÜNDE ( EVREDE ) ayarladığı, sonra
duman halinde bulunan göğe yerleştiği / egemenlik kurduğu, gökleri de YEDİ GÖK olmak üzere iki günde ( evrede
) gerçekleştirdiği ve her göğe kendi işini vahyettiği ( içine yüklediği ), en
yakın göğü kandillerle ve korumayla
süslediği bildirilmektedir. Göklerin önce duman ( gaz ) halinde olduğu modern
bilim tarafından da tesbit edilmiş bulunmaktadır. Fussilet 11 ayetteki,” sonra
duman halinde bulunan göğe yerleşti / egemenlik kurdu ifadesindeki sonra edatı
nedeniyle, zahire göre, yeryüzünün gökyüzünden önce yaratıldığı
anlaşılmaktadır.
FUSSİLET 12 de: ALLAH GÖKLERİ İKİ GÜNDE ( EVREDE ) 7 TABAKA HALİNDE şekillendirdi.
A'RAF 54 ayetinde ve diğer bazı ayetlerde yerin ve göklerin ALTI GÜNDE ( evrede
) yaratıldığı bildirilmektedir. FUSSİLET 12 de yerin İKİ DEVREDE yaratıldığı ve
+ EVREDE DAĞLARIN, DENİZLERİN, NEHİRLERİN, BİTKİLERİN meydana getirildiği,
organik varlıkların ve hayatiyetin vûcut bulduğu anlatılmaktadır. Göğün yedi
kat halini alması da İKİ EVREDE olmuştur. Daha açık bir ifadeyle bu ayetlerde
yer ve göklerin ALTI GÜNDE ( EVREDE ) yaratıldığını bildiren ayetler arasında
bir çelişki yoktur. Esasen evrendeki yaratılış bitmiş değildir, devam
etmektedir.
RUM 29: " O her gün, her an bir
işte, bir yaratıştadır.” Yani O, her an evrende yeni oluşmalar meydana
getirmektedir.
HZ. MUHAMMED EFENDİMİZİN
RUHLAR ALEMİNDEKİ MERTEBELER HAKKINDA VERDİĞİ BİLGİLER.
1.KAT: Gayeleri
olmayan, ahireti bilmeyen, dünyayı bâki sananlar.
2.KAT: Yol
bilip yürümeyen, ALLAH'a sığınmayan, son gün gelip " ALLAH!..” diyenler.
3. KAT: ALLAH'ı
bilir, yolunda yürür. Fakat gün gelir şaşar, sonra toparlar.
4. KAT: ALLAH'ı
bilen, yolunda giden, kimseye karışmayan, dünyayı tanımayan ( umursamayan ).
5. KAT: Dünyayı,
ahireti bilir. Yudumu içer,” ALLAH!..” der şükreder, yalnız kendi kendine
ibâdet eder.
6. KAT: "
Ahiret bâki, dünyane ki ?..” diyenler. Dünyadaki şaşkının yolunu çevirenler.
Canım değil, CANAN'ım dienler. ALLAH'IMIN EMRİNE UYUP, canından geçenler. Dünya
ile ahireti bilip birbirine bağlayanlar. Yardım edip, dönük kullarını
çevirenler.
7. KAT: Söylesem
az gelir, gönüller dolar. Dolsa güzel, taşar. Taşsa güzel, akar-akar, çağlar…
Kul dayanamaz, ahireti yaratan görmez. Gel, gör.
Almasını
bilin, ahreti unutmayın ki, doğru yoldan çıkmayın. Ahireti bilen, eğriye
bakmaz.
Kâinatın
yaratılış hikmetlerinin her birini görmemiz, her birine uymamız; mümkün olmayan
gerçeklerle yaratılmıştır! Onun için, kendimizi bilmemizin dahi mümkün olmadığı
bir düzeyde; her varlığın sırrını çözmeye gücümüzün yetmeyeceğini bilmeliyiz. Hz. ÖMER
|