YAKINDA  OLACAK  BÜYÜK  OLAYLAR ( O  GÜN ) HAKKINDA  AYETLERİN ve  VELİ  KULLARIN  SÖZLERİ.

11.3.2018

Sen ( seni dinleyenlere ) öğüt vermeye devam et. Çünkü öğüt, inanacak olanlara mutlaka fayda verir.   ZARİYAT 55

Hakka sırtını dönüp yüz çevirenleri, mal mülk toplayıp üstüne  oturanları. Ey Peygamber! SEN ONLARI KENDİ HALLERİNE BIRAK! Yalan yanlış sözlere dalsınlar ve oyalanıp dursunlar. ME'ARİÇ  SURESİ.

ALLAH'IMDAN gelen EMRE UYALIM. ALDIĞIM HER EMRE UYDUM DİYENLER hikmetinden nasip alırlar. ALLAH'tan gelen EMRE UYARAK  Hak yolunda adım adım RESULÜ'nün  ŞEFAATİNE YAKLAŞIRLAR. Kulu için en büyük mutluluk budur. ELBETTE VERİLEN EMİRDE RESULÜNÜN MÜHRÜ VARDIR.

Hz. ALİ

İNSAN SURESİ: Ve ona ( insana ) doğru yolu gösterdik. Artık o, ya ŞÜKREDEN biri olacak, ya da NANKÖR biri. Fakat unutmayın ki, BİZ nankörlük edenler için zincirler, demir halkalar ve elevli cehennem ateşi hazırladık.

YARIN RESULÜMÜZÜN HUZURUNA ÇIKTIĞINIZDA,” SANA İMANIM DOLASIYLA ELİMDEN GELEN HER ŞEYİ YAPTIM " DİYEBİLECEK YÜZÜMÜZ VAR MI ???

ZARİYAT  SURESİ: Bütün işleri taksim edip yönlendiren meleklere and olsun ki, SİZE NE VADEDİLMİŞSE HEPSİ DOĞRUDUR. Hesap ve ceza günü MUTLAKA GELECEKTİR. Ey inkarcılar! Siz gerçekten çelişkili sözler söylüyorsunuz. Ondan çevrilen çevrilir ( yalana şartlandığı için o imandan mahrum bırakılır )KAHROLSUN BU YALANCILAR! Onlar koyu bir cehalet ve sapıklık içinde olan gâfil kimselerdir. Tutmuşlar,” o ceza günü ne zaman?” diye alaylı alaylı sorup duruyorlar. Bilsinler ki o gün, kendilerinin ateşe atılıp yakılacakları gündür. İbrahim,” Ey elçiler! Öyleyse sizin göreviniz nedir?” diye sordu. Dediler ki:” Biz günahkar bir kavme gönderildik. Onların üzerine pişmiş çamurdan taş yağdıracağız. RABB'inin katında, bu taşların haddi aşanlardan kimlerin üzerine düşeceği belirlenmiştir. Nihayet BİZ o beldede, bir ibret nişanesi bıraktık. Fakat bundan ders alacak olanlar, ALLAH'ın acı azabından korkan kimselerdir. Sen ( seni dinleyenlere ) öğüt vermeye devam et. Çünkü öğüt, inanacak olanlara mutlaka fayda verir.

          FİL SURESİ: Görmedin mi RABB'inin ( KABE'yi yıkmak için ) fillerle gelen orduya neler ettiğini? RABB'in onların tuzaklarını boşa çıkarmadı mı?

Üzerlerine ebabil kuş sürülerini göndermedi mi? Pişmiş çamurdan taşlar atan kuş sürülerini. Sonunda RABB'in onları yenmiş, çiğnenmiş ekin sapına çevirivermişti.

Yani insanoğlu UYUDUĞU UYKUDAN UYANDIRILSIN! Biliyorum ki: cümle melekler SEN'in işaretini bekliyor. Güzellikleri yaratan SEN ışığınla çirkinlikleri silersin.

Hz. MUHAMMED

DUHAN SURESİ: Ey Peygamber! Sen gökyüzünü yoğun bir sis kapladığı: inkarcıların işini sarpa sardığı günü bekle. İnsanları çepeçevre saracak bir duman! İşte bu acı bir azab olacak. ( insanlar o zaman ) " RABB'imiz! Bizi bu azaptan kurtar, artık inanacağız " diyeceklerdir. Onlar nerede, öğüt almak nerede?!” Oysa onlara bütün gerçekleri açıkça bildiren Peygamberler de gelmiştir. Fakat ondan yüz çevirmişler ve " O, kendisine bir şeyler öğretilmiş delinin  biridir " demişlerdir. Biz, sizi kısa bir süre azaptan kurtaracak olsak, SİZ HEMEN ESKİ HALİNİZE DÖNERSİNİZ. Ey Peygamber! Bilin ki, Biz asıl büyük darbeyi vurduğumuz zaman ONLARI LAYIK OLDUKLARI ŞEKİLDE CEZALANDIRMIŞ OLACAĞIZ.

          TARIK SURESİ: Tarık ( geceleyin görünüveren ) kelimesinden alır. Tark kökünden türemiştir.” Çekiç " ve " tokmak " anlamındaki mutraka sözcüğü de bu kökten türemiştir. Tarık sözcüğü,geceleyin ortaya çıkıp yürek çarptıran maddi-manevi her şey için kullanılır. Tarık: tokmak gibi şiddetle vuran vuruşlu yıldız anlamına geliyor. Tarık: Puslar güçlü radyasyon ve radyo dalgaları yaymaktadır. Ayette geçen sakıb kelimesine " karanlığı delmek, yanıp tutuşmak, nüfuz etmek " anlamları verilmiştir.

          KARİ'A SURESİ: İnsanın ödünü patlatan O DEHŞETLİ DARBE ! O ne korkunç bir darbedir! Bilir misin, nedir o dehşetli darbe? O öyle müthiş bir gündür ki, o gün insanlar  SAĞA SOLA UÇUŞAN KELEBEKLER GİBİ DARMADAĞIN OLACAK; DAĞLAR ATILMIŞ YÜN GİBİ SAVRULACAKTIR. İşte o gün tartısında sevabı ağır basan kimse, hoşnut olacağı bir hayata kavuşacaktır. Tartısında sevabı hafif gelen kimse, kendisini Haviye'nin kucağında bulacaktır. Bilir misin, nedir o haviye ? YAKIP KAVURAN BİR ATEŞTİR O.

          ME'ARİÇ SURESİ:  O GÜN gök, erimiş bir maden gibi olur. Dağlar da atılmış yün gibi. O zaman dostun dostunu soracak hali kalmaz. O dostlar, sadece birbirlerine gösterilirler ( kimsenin kimseye bir faydası olmaz ). O GÜN günahkârlar azaptan kurtulmak için her şeyini feda etmek ister; çoluk çocuğunu, eşini ve kardeşini. Vaktiyle kendisini koruyan soyunu sopunu. Yeryüzünde kimi varsa hepsini. Evet bütün bunları feda edip kurtulmak ister. Hayır, hayır! Asla kurtulamazlar. Cehennem ( onlar için ) alev saçmaktadır. Derileri kavrulup soyan bir ateştir o. Devamlı kendine çağırır; Hakka sırtını dönüp yüz çevirenleri, mal mülk toplayıp üstüne  oturanları. Ey Peygamber! SEN ONLARI KENDİ HALLERİNE BIRAK! Yalan yanlış sözlere dalsınlar ve oyalanıp dursunlar.

BENİ BEN İLE YARGILAYACAK, SENDEN-SENİ SORACAK. CÜMLENİZE TEK'LİKTEN SELAM VERECEK.” O GÜN " RESULÜ CÜMLEMİZ İLE OLACAK. Hz. ÖMER

Her kulu bilecektir, RESULÜ'nü BİLEN GÜLECEKTİR.

RESULÜ buyurdu: Ey insanlar! Kıyamete yakın zamanlarda ÇETİN İŞLER, ZOR ZAMANLAR ve BÜYÜK KORKULAR OLACAKTIR. Hz. ENES

OLUNCA OLAY: DÜNYA YERİNDEN OYNAR.

Hz. MEVLANA

MEVLANAYIM! Cümlenizin adına " göğün-yerle birleştiği, cümlenin kucaklaştığı günün gelişine duacıyım.

          Bu olay iki boyutlu olacak: hem semavi, hem yeryüzü. İnsanın oluşmasını sağlayacak bir takım etkenler de olacak, mesela ZORLAMALAR OLACAK. Madem ki canlı: kayalar, toprak da, yaratılmış her zerre… onlar da

" o gün'ü yaşayacak "….

" O GÜN ": bu günün öğütlerini tutanların günüdür… " O GÜN " Hakkı/ HAK'tan bilenlerin günüdür. " O GÜNÜ " bilenler BERAT'larını ellerinde görenlerdir ve O'nun yoluna kilim serenlerdir.

                                                        YUNUS

ZİLZAL SURESİ: Yeryüzü şiddetli bir depremle sarsıldığında, içindeki ağırlıkları dışarı fırlatıp attığında ve insan " ne oluyor bu dünyaya?” diye dehşete düştüğünde " O GÜN " yeryüzü ( hal diliyle ) olup biten her şeyi bir bir anlatır. Çünkü RABB'ın ona böyle vahyetmiştir; böyle bir düzen kurmuştur. " O GÜN " yapıp ettikleri her şey kendilerine gösterilir. Sonunda, zerre kadar iyilik yapan kimse onun karşılığını görecek, zerre kadar kötülük işleyen de onu cezasını çekecektir.

          ABESE SURESİ: O kulakları sağır eden şiddetli ses duyulunca. "O GÜN” kişi kardeşinden, anasından, babasından, eşinden ve çocuklarından kaçacaktır. " O GÜN " bir kısım yüzler aydınlık olacak, gülüp sevinecektir. Bir kısım yüzler de " O GÜN " TOZ TOPORAK İÇİNDE KALACAK, KAPKARA KESİLECEKTİR. İşte bunlar  küfürde  ve yanlışlarına direnen, günaha batmış kimselerdir.

          MÜ'MİN SURESİ: Ey Peygamber! İnsanları yaklaşan " O GÜN” için uyar. " O GÜN " yürekler ağza gelecek, üzüntü ve tasadan yutkunup duracaklar. " O GÜN "zalimler için ne candan bir dost, ne de sözü dinlenecek bir şefaatçi bulunacak. " O GÜN " her insan yaptığının karşılığını görecektir. Evet. " O GÜN " hiç kimseye aslâ haksızlık edilmeyecektir. Bilin ki ALLAH hesabı çok çabuk görür.

GÖNÜLLERİN  AÇILDIĞI, İMAN SAHİPLERİNİN  SEÇİLDİĞİ GÜNLERDEYİZ.

AYET: BİZ insanları perçeminden ve ayaklarından yakalayıp onların gerçek yüzlerini meydana çıkaracağız. Siz onları yüzlerinden ve yaptıklarından tanıyacaksınız.

          İSRÂ SURESİ: Herhangi bir memleketi ( hak ettikleri bir ceza olarak ) helak etmek dilediğimizde, emrimizi gönderir ve oranın halkı arasında zevku sefa içinde dilediklerince yaşamayı gaye edinenleri artık daha çok nimete boğarız da, orada büsbütün kural tanımaz hale gelir ve günahlara daldıkça dalarlar. Nihayet, hak ettikleri helak hükmü uygulamaya konur da, o memleketi yerle bir ederiz. NUH'tan sonra bu şekilde nice nesilleri helak ettik. Kullarının günahlarını senin RABB'inin görüp bilmesi yeter.

          KAMER SURESİ: BİZ de, göğün kapılarını açtık, bardaktan boşanırcasına yağmur yağdırdık. Yeri de yarıp sular fışkırttık ve nihayet bu sular, takdir olunan işi gerçekleştirmek üzere birleşti. Nasılmış BENİM azabım ve tehditlerim, gördünüz mü? Andolsun ki BİZ bütün bu olayları, HATIRLANIP İBRET ALINSIN DİYE KUR'AN'DA AÇIK AÇIK ANLATTIK. HANİ VAR MI DÜŞÜNÜP İBRET ALAN? BİZ, uğursuz mu uğursuz bir günde onların üzerine şiddetli bir kasırga gönderdik. O kasırga insanları köklerinden sökülmüş hurma kütükleri gibi savurup atıyordu. Nasılmış BENİM azabım ve tehditlerim, gördünüz mü? BİZ onlara tek bir çığlık gönderdik ve hepsi hayvan ağılındaki kuru otlar gibi yere seriliverdiler. BİZ de onların üzerine taş yağdıran bir kasırga gönderdik. Ancak LUT'un ailesini: ona inananları bir seher vakti kurtardık. Ve bir gün sabahın erken vaktinde önlemez bir azab onları yakalayıverdi. BİZ de, " şimdi tadın BENİM azabımı ve tehditlerim neymiş görün! " dedik. Andolsun ki BİZ  bütün bu olayları, HATIRLANIP İBRET ALINSIN DİYE KUR'AN'DA AÇIK AÇIK ANLATTIK. HANİ VAR MI DÜŞÜNÜP İBRET ALAN? " O GÜN "onlar yüzükoyun sürüklenerek ateşe atılacaklar ve kendilerine, " Tadık bakalım cehennemin ateşini " denilecektir. Andolsun ki, BİZ size benzer nice inkarcı toplulukları helak ettik. HANİ VAR MI DÜŞÜNÜP İBRET ALAN? Bilin ki, ONLARIN YAPIP ETTİKLERİ HER ŞEY AMEL DEFTERİNDE KAYITLIDIR. BÜYÜK KÜÇÜK YAPI ETTİKLERİ HER ŞEY YAZILMIŞTIR.

ALLAH SEVDİKLERİNİ: BİLMEYENLERİN, BULMAYANLARIN, SEVMEYENLERİN  ÜZERİNE  GÖNDERİR, OLUMSUZU  SİLDİRİR.

ERENLERİN ADI BİR SAYFAYA, BÖLENLERİN ADI BAŞKA BİR SAYFAYA YAZILIR. İNSANA VERİLEN AKIL, GERÇEĞİ BULABİLMESİ, GERÇEK YOLDA OLABİLMESİ İÇİNDİR.

Hz. ÖMER

          " O GÜN " insanın oluşmasını sağlayacak bir takım etkenler, zorlamalar olacak.” O GÜN " insanın KADİR suresinde bildirildiği gibi Yüce ALLAH'ın emriyle RUH ve MELEKLER inecek. Yerle göğün birlendiği " O GÜNDE " işin başında RESULÜ olacak.

Hz. ALİ

Kayalar eriyecek, denizler durulacak dedikte kayıtta okunan verilir, düzende dokunan söylenir. Selam diyen her kula selamet dilenir. Ey ALLAH'ın yardımcıları olanlar ve kötülüklerden uzak durup güzel amelde bulunanlar; Taşan dereler, önünüzde sükuna erecek. Kapan kayalar gözünüzde kum tanesi olacak, düze öyle serilecek ve sükunette her ocakta hayırlar yapılacak. " O GÜN " topluca olalım, sükunette kalalım.

Hz. EBUBEKİR

          TÂ – HÂ SURESİ: Ey Peygamber! Sana " O GÜN " dağların ne olacağını soruyorlar? De ki: RABB'im " O GÜN " onları kum gibi savurur, darmadağın eder. Yerlerini dümdüz edip boş bir alana dönüştürür. Öyle ki, yerlerinde ne ne bir çukur, ne de bir tümsek görürsün.

          BİZ RABB'İNİ BİLENLERLE, RABB'İNİ SEVENLERLE, RABB'İNİN YOLUNDA OLANLARLA BERABERİZ, SEVGİMİZ SONSUZ.

Hz. MERYEM ile Hz. FATIMA

Ne senden sorulur, ne de benden. Yazılanın hepsi RABB'imden. GÜNÜ GELDİ ÇÖZÜLECEK, HAKK'IN DÜZENİ KURULACAK. KAŞGARLI MAHMUT

Candostlarım! www.franzinsayfasi.com internet sayfamızdan KIYAMET YAZIMIZI OKUYUN LÜTFEN.