Franz ın Sayfası

Seni sevgisinden YARATAN,
senin dışında olan her şeyi de sevgisinden yarattığını unutma.
Yarattığını sevdiğin kadar ALLAH'ı sevmiş olursun.
ÖNSÖZ
ALLAHIMIN İSİMLERİ 1
ALLAHIMIN İSİMLERİ 2
AŞK
RAMAZAN FIRSATI
ALLAHIMIN İSİMLERİ 3
ALLAHIMIN İSİMLERİ 4
AHİRET ve ORADAKİ YAŞANTIMIZ
ADALET
ALLAH ve Peygamberler kimleri korur.
AFFETMEK
ALLAH NEDEN BİZ DİYOR
ALLAH’IMIN YEMİN EDEREK BAŞLADIĞI SURELER
ALLAH’IN AZABI KİMLEREDİR
ALLAH KISKANÇTIR
ALLAH KORKUSU
ALLAH AYIRMAZ KAYIRMAZ
ALAK SURESİ
ALLAH KİMLERİ RAHMET ve ŞEFAATİNDEN UZAKLAŞTIRIR
ALLAH’A İNANMAK
ALLAH’IM “ OL “ DEDİĞİNDE NASIL OLDURUR
ALLAH NASIL DUYAR-İŞİTİR-GÖRÜR
ALLAH NASIL DAVRANMAMIZI İSTİYOR
AHZAB SURESİ BİZİ UYARIYOR
AKLIMIZI ALLAH’IMIZIN İSTEDİĞİ ŞEKİLDE KULLANMAK
ALLAH’A YARDIM ETMEK
ALLAH KİMLERİ RAHMET ve ŞEFAATİNDEN UZAKLAŞTIRIR
ALLAH ve İNSAN BİRBİRİNDEN KOPUK İKİ AYRI VARLIK MIDIR ?
AHDE VEFA
ALLAH DÜŞÜNCELERİ DE BİLİR
ALLAH’TAN DİLEMEK
ALTIN ANAHTARLAR
AYETEL KÜRSİ AÇIKLAMASI
ANA – BABA – EVLAT
ALLAH YALNIZ MÜMİNLERE YARDIM EDER
BANA NE, BEN BÖYLEYİM DEMEK YOK
BİZ BEDENLENMEDEN ÖNCE
BAYANLAR İLE EL SIKIŞMAK
ALLAH’IN BİZE VERDİĞİ GÜCÜ KULLANMAK
CEBRAİL YALNIZ FATİHA ve NEML SURELERİNİ BESMELEYLE VERDİ
AN’I YAŞAMAK NEDİR
DUA
DİLEKLERİMİZİN OLMASI İÇİN
DUANIN İKİ YÖNÜ
DOST
DUALARIN İŞLEYİŞİ
ARAŞTIR,ÖĞREN VE UYGULA
DÜNYAYA NİYE GELDİK
DÜNYA İLE AHİRETİ BİR TUTMAK
DOĞRULUK
DÜNYADA NE BÜYÜK BİR GÖREVİMİZ VAR BİLİYOR MUYUZ
Hz. FATIMA’NIN DUASI
EŞ OLMAK (KARI–KOCA DEĞİL)
Hz. FATIMA
EN’AM SURESİNDEKİ UYARILAR
FATİHA - YASİN
HİMALAYALAR’DAKİ SİVANA BİLGELERİN BİLGİLERİ
EZELDE ve DÜNYADA YAPTIKLARIMIZLA
NİÇİN EUZÜBİLLAHİ
HİÇKİMSE BAŞKASININ GÜNAHINI YÜKLENMEZ
İNSANLAR NELER YAPTIKTAN SONRA ALLAH’IN GAZABI GELİR
İNSAN NASIL HAYVANDAN AŞAĞI OLUR
HERŞEY ALLAH’TAN DEYİP KÖŞEYE ÇEKİLMEK Mİ?
İMTİHAN
HERKES İYİ BİR İNSANMIDIR
GARİP SABAHAT ABLANIN KALEMİNDEN 2
GARİP SABAHAT ABLAMIN KALEMİNDEN 4
Hz. İBRAHİM
HALA MI YANLIŞLARINA DEVAM EDECEKSİN
GÖÇ EDENİN ARKASINDAN ...
GARİP SABAHAT ABLA nın kaleminden 3
GARİP SABAHAT ABLANIN KALEMİNDEN 1
GECE UYUDUĞUMUZDA,RUHUMUZ MANA ALEMİNE ALINDIĞINDA
GÖÇ ETMEK (ÖLÜM)
İNSAN OLABİLME SANATI
İFTİRA ATANLAR
İNSANLARIN GERÇEK YÜZLERİ
GÖNÜL
HADİS
HZ.HAMZA
HADİSLER
KENDİMİZDE BAŞARMAMIZ GEREKENLER
UYARI
UYDURULMUŞ HADİSLER
HİZMET v e VAZİFE
KİMLERDEN UZAK KALMALIYIZ
HOŞGÖRÜ
KEVSER SURESİNİN RESULÜMÜZÜN AÇIKLAMASI
HANGİ ANNE BABAYA ÜF DENMEZ
ALLAH’IN UYARILARINA UYMAYANLAR
İNSAN,MÜSLÜMAN,MÜMİN,KUL
KADERDEKİ ROLÜMÜZ
KİMİ İNSANIN DÜNYA SINAVI NİÇİN AĞIRDIR
İNSANLARIN,VAREDİLMİŞ HER ZERRENİN,KÂİNATIN NİYE DUAYA İHTİYACI VARDIR
KORUMAK ve KORUNMAK
KADER
İNSANLARIN ÇOĞUNA UYARSAN
İNSANİ DEĞERLER ve kafirler
İTİKAF - ERBAİN
KUR’ANI ANLAMADAN OKUMAK
KUR’AN ve İÇİNDEKİ YABANCI LİSANLAR
KUR’AN SURELER HALİNDE İNMEMİŞTİR
KİMLER MÜNAFIKTIR
KENDİMİZİ ARINDIRMAMIZ
KUR’AN ve DİN
KIYAMET
KUR’AN’daki Tevrat,İncil,Zebur sureleri
KUL HAKKI
KÖTÜLÜKLERİ İYİLİKLE DEFETMEK
KUR’AN’I YAŞAMAK
KÖTÜLÜKLERİ ALLAH YAPTIRMAZ
NASİHATLER
Hz.HUHAMMED ve Hz. HATİCE
NAMAZ İLE İLGİLİ BİLGİLER
MÜSLÜMAN KİMDİR
NAMAZ - SALAT
Hz. MUHAMMED ( s.a.v )
MELEKLER
HER NAMAZ KILAN MÜMİN MİDİR
Hz. MERYEM
MAKAM
NEDEN HZ.MUHAMMED KÖTÜ SÖZ DUYACAĞI KİŞİNİN YANINA GİTMEZ VE YANINA SOKMAZDI
MELEKE
NASIL İNSAN OLUNUR
NEFS
NİYAZ
NİÇİN
OLAYLAR BİZE NE ÖĞRETİYOR
O GÜN
OLUŞ - BULUŞ
PEYGAMBERİMİZİN ve VELİLERİN ÖĞÜTLERİ
OLAYLAR KARŞISINDA NASIL DAVRANMAMIZ GEREKİYOR
PEYGAMBERLER DE HESABA ÇEKİLECEKLER
ÖĞÜTLER
RESULÜMÜ SEVMEKLE,O’NU SEVMİŞ Mİ OLUYORUZ.
ÖFKE
RUH
RUH ve RÜYA
RAMAZAN ve ORUÇ
REANKARNASYON
RESULÜNDEN
SEKAR’A ATILMAK
SESLENİŞ
SELAM
SALAVAT
SEVGİNİN YAŞANMASI
SEVGİ
SORUMLULUKLARIMIZ
SEYİRCİ OLARAK GELMEDİK DÜNYAYA
SİZ KENDİNİZİ DÜZELTMEYE BAKIN
SİTEM ETMEK
SÖZÜNDE DURMAK
SIRLAR DERYASI
SÖYLEŞİ
ŞEYTAN’IN VASIFLARI ve ETKİLEMESİ
TESLİMİYET
TANRI’M muradını nasıl gerçekleştiriyor
ŞEMS ve MEVLANA
ŞÜKÜR ve HAMD
TEVHİD (TEKLİK – BİRLİK)
TAHKİKİ İMAN
TEVEKKÜL NEDİR
TORUNUM CAN ve AİLEM
YARADILIŞ KAÇ EVREDE GERÇEKLEŞTİRİLDİ
YOLA GİRİŞ
EDEP 1
EDEP 2
YAKINDA OLACAK BÜYÜK OLAYLAR
YÜKLENDİĞİMİZ ve YAYDIĞIMIZ AKIM ( ENERJİ )
YED-İ NE DEMEK
ZİNA
MESAJ BORDU

ALLAH'IM  " OL "  DEDİĞİNDE  NASIL  OLDURUR.

                                                               ( 13.06. 2014 )

Koruyan ve bağışlayan ALLAH'ın ADI'yla.

 

     KAİNATIN  BÜTÜN  SIRRI  İNSANDIR.  HER  BEDEN BİR  KAİNATTIR.

 

HADİS ( Gümüşhanevi 1258 nolu hadis ): ALLAH Azze celle, melekleri, hatta yuvasındaki karıncalar, denizdeki balıklar bile; İNSANLARA  İYİYİ – DOĞRUYU  ÖĞRETEN  KİMSELERE SALAT ( İSTİĞFAR ) EDERLER.

          İBRAHİM suresi, ayet 52: BU KUR'AN, BÜTÜN  İNSANLIK  İÇİN  BİR  BİLDİRİDİR. Onun amacı, İNSANLARIN  UYARILIP kendilerine gelmelerini, ALLAH'IN  TEK  TANRI  olduğunu  bilmelerini ve AKIL  SAHİPLERİNİN  DÜŞÜNÜP  İBRET  ALMALARINI  SAĞLAMAKTIR.

          Hz. MUHAMMED: Güneş her doğuşta görülür. Ne yıldızlar, ne ay, ne de güneş kendi sırrını bilir! Kul, KENDİ  SIRRINI  BİLDİ  Mİ ? YARATILIŞ  SIRRINI  BULDU  MU ?

Halbuki, KİTAB'ı  eline  verildi, " SENİN  SIRRIN!...” denildi. OKU…BİLESİN, OKU…GÖRESİN, OKU…ÇİZESİN! Hala ne bilindi, ne çözüldü, ne çizildi.

          CUMA suresi, ayet 5: ALLAH, DOĞRUYA  ULAŞMAK  İSTEYENİ  DOĞRUYA  İLETİR.

          AL-İ  İMRAN suresi, ayet 51: Bilin ki, ALLAH benim de RABB'im, sizin de RABB'inizdir. Öyleyse O'nu gerektiği şekilde  TANIYIN  ve  YALNIZ  O'NA  KULLUK  EDİN; işte doğru yol budur.

Can dostlarım!

Bir şeyi okurken onun özüne girmek ve " NASIL " diye araştırmamız gerekir. ALLAH'ım taklidi  imanı değil  TAHKİKİ  İMANI  bizden istemektedir. Bununla ilgili Resulümüzün bir sözünü sizlerle paylaşalım.

          Hz. MUHAMMED: YARATAN  DÜŞÜNCEDEDİR! Tefekkür: DÜŞÜNCEYİ  OLDURUR, düşündüğünü BULDURUR. Bulduğum: hem bedeni, hem gönlünü eğlendirir.

          SAD suresi, ayet 29: Ya MUHAMMED! Sana çok mübarek bir KİTAP indirdik ki,

AKIL  SAHİPLERİ  ONUN  AYETLERİNİ  DÜŞÜNSÜNLER    ve  İBRET  ALSINLAR.

          ZUHRUF suresi, ayet 44: Muhakkak ki o KUR'AN  hem senin için, hem kavmin  için BİR  ÖĞÜTTÜR.  İLERİDE  ONDAN  MESUL  OLACAKSINIZ ! Umulur ki  ÖĞÜT  ALSINLAR.

          BAKARA suresi, ayet 118: Böylece BİZ, HAKİKATLARI  İYİCE  BİLMEK  İSTEYENLERE  AYETLERİMİZİ  APAÇIK  GÖSTERİRİZ.

          Birçoğumuz OL DEDİĞİNDE hemen o esnada olacağını zannederiz, ve nedense ALLAH ile kendimizi iki ayrı varlık zannederek her şeyi TANRI'nın tek başına yapacağını umarak EZELDE O'NA VERDİĞİMİZ  SÖZÜ UNUTARAK, bize düşen vazifelerimizi ve sorumluluklarımızı bir yana atarız. Bakın bu hususta ABDÜLKADİR GEYLANİ  Hz. Bize neyi hatırlatıyor:  Ey insanlar! BÜYÜK  BİR  İŞ  İÇİN  YARATILDINIZ  AMA  ÇOĞUNUZUN  BUNDAN  HABERİ  YOK.

Şimdi düşünelim ALLAH'ım birçok ayette niye  bize  " ALLAH'IN  YARCIMCILARI  OLUN " diyor ve bizden O'NA  YARDIMCI  OLMAMIZI  İSTİYOR ?

          KAF suresi, ayet 16: Kuşkusuz BİZ insanı yarattık. Nefsinin ona neler fısıldadığını biliriz. BİZ  ona  ŞAH  DAMARINDAN DA  DAHA  YAKINIZ.    

          TA – HA suresi, ayet 46: ALLAH: Korkmayın, çünkü BEN  SİZİNLE  BERABERİM: işitirim ve görürüm.

İNCİL – VAHİY ( Va.21; 3 ): İşte, TANRI'nın konutu İNSANLARIN  ARASINDADIR.

TANRI  onların arasında YAŞAYACAK.  Onlar O'nun halkı olacaklar, TANRI'NIN  KENDİSİ  DE  ONLARIN  ARASINDA  BULUNACAK.

          AL-İ  İMRAN suresi, ayet 101 de " Resulü aranızda diye tercüme edilmiş, halbuki Arapça da " fiy ": de…anlamındadır, " küm ": siz…anlamındadır; kelimeleri birleştirecek olursak " SİZDE " yani " İÇİMİZDE " olduğunu hem bu ayet, hem yukarıda yazdığımız

KAF 16 – TA-HA 46 ayetleri apaçık yazıyor.

" BİZ " sözünden kasıt YARATAN  İLE TEK  BİR  BEDEN  OLDUĞUMUZDUR…yani iki ayrı varlık değiliz. O GÖKYÜZÜNDE biz  YERYÜZÜNDE  DEĞİLİZ. BİZ  O'nun sinir uçlarıyız, her MURAT  ETTİĞİNİ – TASARLADIĞINI  " BİZİM İLE GERÇEKLEŞTİRİYOR ".

NUR-U  MUHAMMED'İ  YARATTIĞINDA BİZ nerede idik ? Tabii ki, O  NURUN  İÇİNDEYDİK. TANRI  onun için " BİZ  YAPTIK " diyor. BİZ OLARAK  " OL " EMRİNİ  GERÇEKLEŞTİRECEĞİZ. EZELDE bu sözü O'na verdik. " OL " EMRİ'nin gerçekleşmesi için SORUMLULUKLARIMIZI  yerine getirip TANRI'nın yardımcıları olacağız.

          Hz.MUHAMMED: SEN  ALLAH'ım ! CELAL sıfatını YARATTIKLARIN  İLE  CEMAL'LEŞTİRİYORSUN.

          Hz. MUHAMMED: Şekil, maddeden tamamen azade…YÜCE, KENDİ  VARLIĞINDA MUHABBETİ  BULUYOR: maddesiz iken, GÖRÜNÜR  HALE  GELİYOR. Bu geçişin ilk anı, SU'dur. Kainatı SU'dan yarattığını  SÖYLER. Mananın, maddeye dönüştüğü ilk an.

          FURKAN suresi, ayet 73: Onlar kendilerine RABB'LERİNİN  AYETLERİ  HATIRLATILDIĞI  ZAMAN, ONLARA  KÖR  ve  SAĞIR  KESİLMEZLER.

Şimdi " OL " emri ile ilgili ayetleri yazalım:

          ALLAH'ımın " OL " demesi: TASARLADIĞI ve MURAT ettiği bir şeyin, oluş surecinin ve aşamasının devreye sokulması anlamındadır, yoksa hemen o esnada olacak değildir. Aşağıdaki ayetlerde de okuyacağınız gibi ALLAH'ın zaman kavramı ile bizim zaman kavramı arasında çok büyük farklar vardır. En ufak bir şeye OL dediğinde bazen 4-5 sene sonra o gerçekleşmektedir.

          BAKARA suresi, ayet 117: Gökleri ve yeri eşsiz güzellikte yaratan O'dur. O, herhangi bir şeyin OLMASINI  DİLERSE  ona " OL " DER, o da  ( ALLAH'ın koyduğu yasalara uygun olarak belli bir süreçte )  olur.

          AL-İ  İMRAN suresi, ayet 47: Meryem de dedi ki; " RABB'im! Elime erkek eli bile değmemişken benim nasıl çocuğum olacak? " ALLAH şöyle cevap verdi: Pekala olur ve ALLAH dilediğini ( dilediği şekilde ) yaratır. O bir şeyi YARATMAYA  KARAR  VERİNCE  ONA " OL " DER ve o da oluverir.

          MERYEM suresi, ayet 35: ALLAH'ın bir çocuk edinmesi olacak şey değildir. O, böyle şeylerden münezzehtir, Yücedir. O, bir şeyin OLMASINI  İSTEDİĞİ  ZAMAN

Ona " OL " DER, o da ( koyduğu yasalara uygun olarak BELLİ  BİR  SÜREÇTE ) olur.

          MÜ'MİN suresi, ayet 68: Yaşatan ve öldüren O'dur. O, bir işin OLMASINI  DİLEDİĞİ  ZAMAN sadece ona " OL " DER, o da (( koyduğu yasalara uygun olarak BELLİ  BİR  SÜREÇTE ) olur.

          ANKEBUT suresi 19 – NEML 64 : Hiç görmediler mi ALLAH, yaratmayı nasıl başlatıyor. Sonra onu TEKRARLIYOR / YENİBAŞTAN  YAPIYOR. Kuşkusuz bu, ALLAH için çok kolaydır.

     YARADAN  " OL " DER  OLDURUR. MÜMİN  KULLARINA " BUL " DER

                                                       BULDURUR .

 

Hz. MEVLANA: OLAYLAR  BÜTÜNLÜĞE  KAVUŞTUKTA  NETİCE  ALINIR. Bütünlenmemiş her olayda, talaş misali öğüten vardır. Nasıl ki tahtayı yontarsın, yapımsız olan, dökülen talaştır. Mümin olan bilir, OLAY  ER – GEÇ  DÜZENİ  BULUR.

          Hz. MUHAMMED: Kainatı hatasız 6 günde ( evrede ) yaratan YÜCE  ALLAH'ım, kulunu gözetmekten aciz midir ?

          MEARİÇ suresi, ayet 4: O'nun sahip olduğu yüceliklere melekler ve RUH ( Cebrail ) bir günde yükselirler ki, o bir gün ( sizin hesabınıza göre ) elli bin yıl sürebilecek bir zamandır.

          Hz. MUHAMMED: Kainat: ALLAH'ımın " OL " DEDİĞİ HER  YARATTIĞIDIR. Madde olan her şeyde, gölge mevcuttur; gölgesizlik manaya mahsustur. Çünkü, ALLAH'ımın gölgesi yoktur, O'NUN  SADECE  NUR'U  VARDIR.    

 

                     YERDE  OLAN  HER  ŞEYİN  ASLI  GÖKTEDİR.

 

SECDE suresi, ayet 5: O, ( ALLAH ) gökten yere kadar meydana gelecek bütün işleri

TASARLAYIP  düzenler. Bütün olup bitenler bir günde: bir anda O'na ulaşır ki, o bir an, sizin hesabınıza göre bin ( lerce ) yıl sürebilecek bir zamandır.

Can dostlarım! Ayetten de açıkça anlaşıldığı gibi ALLAH bir şeyi yapacağı vakit onu TASARLAR ve oluşun olması için BİZ der, hepimizle birlikte o oluşu gerçekleştiririz. Onun için ayetlerde BANA yardımcı olun der. Daha bedenlenmeden önce Ruhlar aleminde BİZ olarak her şeyi yaptık, şimdi de aynen öyle. Biz ALLAH'ın sinir uçlarıyız. Bakın HALLAC-I  MANSUR'un ağzından YÜCE nasıl sesleniyor: İnsan bir kainattır, ancak kainat da insandadır. Tek tek bakarsan çok görürsün, bütün bakarsan tek görürsün. Her zerreden GÖREN, DUYAN, tekten BAKAN, GÖRENDİR. Zerre de O'DUR, tek de O'DUR:

          HADİS ( Acluni. Keşfü'l – Hafa. Cilt II. Sayfa 132 ): ALLAH " istedim ki bilineyim " buyurdu. İstedim ki…Ne yaptı?  KENDİNDEN " KÜN " ( OL ) emrini verdi, yahut diriltti.

O " KÜN " emri, yani " OL " emri Lam'dır. Lam, Cebrail'dir. Kimi diriltti? Hz. MUHAMMED'i  diriltti. Mim, MUHAMMED'dir. Yani, ALLAH " OL " dedi, Hz. MUHAMMED  oldu. Başkası olmadı. Sadece o oldu. " Kun fe yekun. " ( ol dedi oldu ) ve diğer hepimiz ONUN  VARLIĞINDA  OLDUK.

          FUSSİLET suresi, ayetler 9, 10, 11, 12: ( Onlara ) De ki; " Sahi sizler mi iki günde yeryüzünü yaratan ALLAH'ı mutlak olarak inkar edip O'na ortaklar koşuyorsunuz ? Oysa O, bütün alemlerin RABB'idir. ALLAH yeryüzünün üstünde ağır baskılar ( dağlar ) yarattı. Onda ( altında ve üstünde ) her türlü bereketi yarattı. RIZKINI  ARAYAN  herkesin muhtaç olduğu kaynakları da dört gün ( mevsim ) içinde takdir edip düzenledi. Sonra da  ( iradesi ) bir duman halinde olan göğe yöneldi, ona ve yere dedi ki: " isteyerek veya istemeyerek her ikiniz de gelin! " İkisi de: " Biz, itaat ediciler olarak geldik " dediler. Böylece O, onları YEDİ  KAT  GÖKLER  OLARAK  iki günde bitirdi ve her gök katına, o kata ait emrini vahyetti. BİZ dünya semasını da yıldızlarla korumalı bir şekilde süsledik. İşte bütün bunlar, mutlak galip ve her şeyi bilici olanın takdiridir.

          HADİD suresi, ayet 4: O, gökleri ve yeri ALTI  GÜNDE ( EVREDE ) YARATMIŞ, sonra da yarattığı her şeyin KANUNUNU  KOYMUŞ ve onlar üzerinde egemenlik kurmuştur. O, toprağa giren ve oradan çıkan, gökten inen ve göğe yükselen ne varsa hepsini bilir. Nerede olursanız olun O  SİZİNLE  BERABERDİR. ALLAH  BÜTÜN  YAPIP  ETTİKLERİNİZİ  GÖRÜR. 

          NAHL suresi, ayet 40: Çünkü BİZ, ne zaman bir şeyin MEYDANA GELMESİNİ  DİLERSEK  ona sadece " OL " deriz, o da derhal oluverir. ( Derhal oluverirden kasıt Ruhlar aleminde takdir edilir orada zaman yok an vardır. Dünyada zaman olduğu için o " OL " emri zaman içinde dünyada gerçekleşir. )

 

Hz. MUHAMMED: İki yol olur her kulun önünde; HAK YOLU  ve  ONUN  KARŞITI…

Kulun kaderi HER  İKİ  YOLDA  YAZILIR. SEÇİM  SENİN  HAKKINDIR. " Şeytan'a uydum!..” denen, odur. ALLAH'ım: binlerce MELEĞİ'ni, her kuluna DOĞRUYU  GÖSTERSİN  DİYE – gönderir. Gine de hatayı kendine vazife edinen, YOLUNU SEÇMİŞ  OLUR. Kaide bozulmaz, dışına çıkılmaz! Yolların görüntüsü, KULLARIN  AKİBETLERİ  İLE  GÖSTERİLİR. Doğru yolu Seçen kul, huzur bulur; yolun eğrisine giden, daima huzursuz olur. Birçok meşakkat içinde huzura varmış olan kul, doğruyu bulmuş olan kuldur. Her türlü dünya nimetinin içinde huzursuz olan kul, eğri yola giren kuldur. Onun için, içinde olduğun hale şükret ki; HAK YOLUNDA OLASIN, kainata – cennete varasın.

          Hz. ALİ: Yazılan, dünün, günün eseri değildir. Her vakit, her saat, her dakika, RABB'İMDEN  TASARIDIR. Doğaya o yön verir, O'nun verdiği yönü insanoğlu görür. Gölgeleri sileceğiz, RABB'imin izniyle güleceğiz.

          Hz. FATIMA: İnsan Yaratanı bilmezse, yarattığını sevmezse düzen bozulur, KADER  YENİDEN  YAZILIR, selamet öyle gelişir, insanoğlu sadece RABB'i için çalışır.

          HADİS ( Gümüşhanevi 4694 nolu hadis ): Ölen her kesin SÖZÜ  ve  AMELİ  TARTILACAK: eğer sözü amelinden ağır gelirse, AMELİ  KABUL  EDİLMEZ, eğer ameli ( uygulamaları ) sözünden ağır basarsa AMELİ  KABUL  EDİLİR.

          NİSA suresi, ayet 85: Kim GÜZEL  BİR  İŞE  ARACI  OLURSA ondan ona bir pay vardır. KİM  KÖTÜ  BİR  ŞEYE  ARACI  OLURSA  ondan da ona  bir  pay  vardır.

          TEVBE suresi, ayet 119: Ey insanlar! ALLAH'a karşı SORUMLULUĞUNUZU  YERİNE GETİRİN ve  DOĞRU  OLANLARLA  BİRLİKTE  OLUN.

          Hz. MUHAMMED: O, bize, KENDİNDEN  ÜFLEDİYSE; O'nu ( ALLAH'ı ) bulmak, O'na uymak: İNSANIN  EN  KUTSAL GÖREVİDİR.   

          BAKARA suresi, ayet 245: ALLAH'a GÜZEL BİR  BORÇ  VERİP  de karşılığını kat kat  ilave edilmiş olarak geri almayan kimdir ? ALLAH  ( rızkı ) hem genişletir ve de daraltır ( neticede ) O'NA  DÖNDÜRÜLECEKSİNİZ.

          HAC suresi, ayet 40: ALLAH,  KENDİSİNE  YARDIM  EDENE  YARDIM  EDER. Muhakkak ki, ALLAH en kuvvetlidir, yenilmez galiptir.

          SAF suresi, ayet 14: Ey iman edenler ! ALLAH'IN  YARDIMCILARI  OLUN.

          MUHAMMED suresi, ayetler 7, 11: Ey iman edenler ! EĞER  SİZ  ALLAH'A  YARDIM  EDERSENİZ, ALLAH da size yardım eder ve ayaklarınızı ( sırat-ı müstakimde ) sabit kılar. Öyle, çünkü ALLAH,  İMAN  EDENLERİN  MEVLASIDIR, ( İMAN: ALLAH'IN EMİRLERİNİ  YERİNE GETİRİP  HALİNE  VERMEKTİR ) kafirlere gelince ONLAR  İÇİN  MEVLA  YOKTUR. ( KAFİR: Bir şeyi ÖRTMEK, PERDELEMEK, GİZLEMEK, UZAK DURMAK  ve NANKÖRLÜK ETMEK. ( Diyanet işleri dini kavramlar sözlüğü sayfa 357 )

          HADİD suresi, ayet 11: ALLAH'A  KİM  GÜZEL  BİR  BORÇ  VERECEK  , O, onun verdiğini kat kat artırsın. Böyle birisi için onur verici bir ödül de vardır.

           MÜZEMMİL suresi, ayet 20: Namaz kılın, zekatı verin. Güzel bir ödünçle ALLAH'A  ÖDÜNÇ  VERİN.

          Hz. ABDÜLKADİR GEYLANİ:  Ey insanlar ! BÜYÜK  BİR  İŞ  İÇİN  YARATILDINIZ ama çoğunuzun bundan haberi yok.

Can dostlarım ! Ayetlerden de açıkça anladığınız gibi YÜCE  YARADAN  bizden KENDİSİNE  her hususta yardımcı olmamızı EMREDİYOR. Hem " OL " emrinin yerine getirilmesinde, hem de TASARLADIĞI  dünyevi işlerin oluşmasında bize düşen sorumluluklarımızı yerine getirmemizi istiyor. Bana ne demek hakkımız yok, bu en büyük kul hakkıdır. Önce kendimizdeki kötü hallerimizi, sonra da etrafımızda gördüğümüz kötülükleri ortadan kaldırmak için bütün gücümüzle gayret etmemizi EMREDİYOR. www.franzinsayfasi.com internet sayfamızdan " ALLAH'A  YARDIM  ETMEK " yazımızı dikkatlice okuyunuz lütfen.

ALLAH " murat ettim yani TASARLADIM " diyor, şimdi bu kelimelerin anlamlarına bakalım. MURAT: İstek, dilek, amaç, gaye, dilek, arzu, amaç, maksat anlamlarına geliyor. İSTEK: Yerine getirilmesi BAŞKASINDAN  İSTENİLEN  ŞEY, TALEP. İstek ve niyet kavramı veren isteme kipi. İRADE: Açığa vurması.  ( Diyanet işleri dini kavramlar sözlüğü ).

          RAHMAN suresi, ayet 29: Göklerdeki ve yerdeki varlıkların hepsi ihtiyaçlarını  O'na arz ederler. VE  O, HER  AN  YENİ  BİR  İŞ  ve  OLUŞTADIR. ( Hep YARATMA  ve  TECELLİ  HALİNDEDİR )

          Hz. MUHAMMED: Okuyalım,ALLAH'TAN  DİLEYELİM ! Demeyelim, " yazı bozulmaz !...” Yazı'yı sen bozamazsın, yeniden yazamazsın amma YAZAN, BOZAR  DA,  ÇİZER  DE… Yeter ki, ALLAH'ımıza yönelelim, DİLEMESİNİ  BİLELİM.

          A'RAF suresi, ayet 205: RABB'ini sabah  ve  akşam İÇTEN  İÇE  YALVARARAK, ÜRPEREREK, yüksek olmayan bir sesle zikret ve sakın gafillerden olma.

          HADİS: KUR'AN okuyunuz ve KUR'AN'ın feyzi ile HACETLERİNİZİ  ALLAH'TAN  DİLEYİNİZ. ALLAH, duada İKDAM  ve  İBRAM  eden kullarına muhabbet eder. ALLAH duada İLHAH  edenleri  sever.

( İKDAM: İlerleme, ilerlemeye çalışma. SÜREKLİ  ÇALIŞMA.

İBRAM: USANINCAYA  KADAR  ÜSTÜNE  DÜŞME, ZORLAMA.

İLHAH: Bir şeyin kabulü için SON  DERECE  DİRENME, ÜSTE  DÜŞME. )

          Hz. MUHAMMED: Kul gönlünden anarsa, ALLAH'IMDAN  DİLERSE, muradı olur, hayrı bulur. Kulun niyazını ALLAH'ım bilir FİKRİNDE  OLANI  ALIR, neden yaratır, yolunu  buldurur. ALLAH'ım, YAKARAN  KULUNUN  yanında olur. ALLAH'ım, dileğini görür, DİLEDİĞİNİ   VERİR.

          FETİH suresi, ayet 29: Onları, rüku ve secde eder halde ALLAH'DAN  SEVAP  ve  RIZIK  İSTEDİKLERİNİ  GÖRÜRSÜN.

          Hz. MUHAMMED: Yüce RABB'imin Rahmetine sığınınız, dualarınızı ediniz. İSTEYENLERDEN  OLUNUZ.  O,  GÖRENDİR. O,  BİLENDİR. O,  DİLEDİĞİMİZİ  VERENDİR. O, senden kelam alır, O, HER  AN  KALEMDEDİR.

 

ALLAH'IM  KERİM'DİR,  KULUNA  HAZİNESİNDEN  VERMEK  İÇİN,

KULUNU  BEKLEYENDİR  O.

 

YA  VEDUD: DİLEDİĞİ  kulunu ÇOK  SEVEN, iyi kulunu, AŞKI  ile yanan kullarını, Salih kullarını sevip onları RAHMET  ve  RIZASINA  ULAŞTIRAN  ve sevilmeye  en çok  layık  olan.

          Hz. MEVLANA: Gücün HAK'ta olduğu bilinsin: " Güçlüyüm !...” diyen kulun gecesi yakındır, görürsün ! DAYANDIĞIM  ALLAH'IM ! deyiniz. YERDEN / GÖKTEN  YARDIM  DİLEYİNİZ.

          Hz. MUHAMMED: Dileyen niyaz eder, NİYAZ  EDEN  CEVAP  ALIR…Gayenin oluşu, niyazın edilişine göredir… Denilmesin: " niyaza ne hacet, ALLAH'ım görsün ? " görür elbet ! ALLAH'IM, DİLEYENE  VERİR. Dilemeyene, danışıp da sorana; sorulsun, yolu öğrenilsin diye VERİR / ALIR.

          HADİS: Kişi MUHAMMED'e salat ve selam getirmedikçe DUASI  ALLAH'A  VASIL  OLMAZ ! Duanın kabul edilmesi için, onu  AMİN  diye  bitir.

          Hz. MUHAMMED: Almayı dilediğini almak, ALLAH'IMDAN  DİLEMEKLE  OLUR. Olmasını dilediğini; NİYAZIN  İLE  OLDUR.

 

 

Hz. ÖMER  şöyle demiştir ( Şerhu Ayni-l-ilim, cilt 1, sayfa 182 ):

Hiç biriniz rızkını aramaktan vazgeçip " ALLAH'ım bana rızık ver " demesin, biliyorsun ki,

GÖKTEN  NE  ALTIN  YAĞAR, NE  DE  GÜMÜŞ.  Dilemek niyettir, hak etmek EMEKTİR. Niyetini EMEĞİN  İLE  BESLE  Kİ,  HAK  ETTİĞİNE  ERESİN. 

          Can dostlarım ! Bütün bu okuduğumuz ayetler ve Hadisler bize öğretiyor ki dileklerimizin olabilmesi için muhakkak ALLAH'tan  dilememiz ve bunun gerçekleşmesi için bize düşen gayreti gösterdikten sonra, olacağından şüphe etmeden sonucu beklememiz gerekiyor. Yoksa birçok insanın yaptığı gibi, işin başında hiçbir gayret etmeden " ben ALLAH'a havale ettim O yapar " deyip köşede miskin miskin oturup beklemek değildir. Şunu da unutmayalım ki " ALLAH'IM, SEVDİĞİ  KULUNA " dileğini geç verir. Dünya bir imtihan yeridir, ne kadar ALLAH'a yakınlaşırsanız imtihanlarınız her yönden daha ağır geçer. Peygamberimizin, diğer Peygamberlerin, Veli kulların ve HAK Aşıklarının imtihanlarına bir bakın. Hele ALLAH'ım bir kulunu " AŞK  MAKAMINA  ÇIKARACAKSA "  ONU  İNLETİR.

 Can dostlarım ! ALLAH'ım her yaratılmış olanın amacına uygun ( NİYETİNE  GÖRE ) işlevini yapmasını bekleyip, O  İŞLEVİNİ  TAMAMLADIKTAN  SONRA  SONUÇLARINI  YAŞATIR. ALLAH'IN,  ZALİMİN  ZULMÜNE  MÜSAADE  ETMESİ, hem zalimin hem mazlumun yönünden yaşanacak işlevin tam hakkıyla yaşanması ve daha sonra sonuçlarının oluşması içindir. Cezanın oluşması için, yapılanlar Melekler tarafından KAYDEDİLİR ve bunun sonucunda KİŞİYE  CEZA  VERİLİR. Beden DÜNYADA, Ruh öte alemde CEZASINI EKSİKSİZ ÇEKER.

          NAHL suresi, ayet 61:  Şayet ALLAH insanları zulümleri ile hemen Cezalandırsaydı, yeryüzünde bir tek deprenen canlı bırakmazdı, fakat onları BELİRLİ  BİR  SUREYE  KADAR  ERTELER. Sure sonu geldiğinde ise ne bir an erteleyebilirler, ne de öne alabilirler.

          BÜRUÇ suresi, ayetler 10, 12, 14, 19: İnanan erkek ve kadınlara İŞKENCE EDEN, ( FİİLİ VE SÖZLERLE ); sonra tevbe de etmeyen kimseleri cehennem azabı beklemektedir. Evet, onlar için YAKICI  BİR  AZAB  VARDIR. Şüphesiz RABB'İNİN  CEZALANDIRMASI  ÇOK  ŞİDDETLİDİR.  O, Gafur'dur: TEVBE  EDENLERİ  BAĞIŞLAR. Vedud'dur: kullarını çok sever. Doğrusu KÜFÜRDE  DİRENEN  BU  KİMSELER  ( daha öncekilerin başlarına gelenleri bildikleri halde ) BİR  İNKAR  BATAĞINA  SAPLANMIŞLARDIR. ( İNKAR: ALLAH'ın EMİRLERİ DOĞRULTUSUNDA  YAŞAMAMAK ).            

           EN'AM suresi, ayet 104: RABB'inizden size GERÇEKLERİ  GÖSTEREN  DELİLLER  GELDİ. ARTIK  KİM  GÖZÜNÜ  AÇAR  HAKKI  İDRAK  EDERSE KENDİ  YARARINA, KİM  DE ( HAKK'IN  KARŞISINDA ) KÖTÜLÜK  EDERSE, KENDİ  ZARARINADIR.

          HUD suresi, ayet 90: RABB'inizden BAĞIŞLANMA  DİLEYİN, SONRA  O'NA  TEVBE  EDİN. Şüphesiz ki, benim RABB'im çok merhametlidir, çok sevendir.

          FETİH suresi, ayet 11: De ki, şimdi ALLAH size bir zarar murat edecek olursa, O'nun sizin için dilediğine kim mani olabilir ! Hayır ! ALLAH, BÜTÜN YAPTIKLARINIZDAN HABERDARDIR.

          ALLAH'ımın RAHMETİ ve NUR'u herkese eşit verilir ama bu akım MÜMİN'e NUR olarak, kötü kişilere NAR olarak tecelli eder. Misal verecek olursak: yağmur damlası istiridyede İNCİ  OLUR, aynı yağmur damlası yılanda ZEHİRE  DÖNÜŞÜR. Demek ki, Yüceden verilen NUR, kişinin niyetine ve ameline göre negatif veya pozitif'e çevriliyor.

           AL-İ İMRAN suresi, ayet 178: İnkar edenler, KENDİLERİNE  VERMİŞ  OLDUĞUMUZ  MÜHLETİN, SAKIN  KENDİLERİ  İÇİN HAYIRLI  OLDUĞUNU  SANMASINLAR. BİZ  ONLARA  ANCAK  GÜNAHLARI  ARTSIN DİYE  MÜHLET  VERİYORUZ. ONLAR  İÇİN  ALÇALTICI  BİR  AZAP  VARDIR. ( İNKAR: ALLAH'ımın emirleri dışında hareket eden ).

          AHKAF suresi, ayet 19: Herkesin YAPTIKLARINA  GÖRE  DERECELERİ  VARDIR. ALLAH  ONLARA  YAPTIKLARININ  KARŞILIĞINI  VERİR. Asla kendilerine haksızlık edilmez.

          HADİS ( Gümüşhanevi 1359 nolu hadis ): Kişi ORUÇ TUTAR, NAMAZ KILAR, HACCA GİDER, ÜMRE YAPAR da kıyamet günü olunca ona ancak AKLI ve GÜZEL  HUYU  KADAR  SEVAP  VERİLİR.

          MÜMİNUN suresi, ayetler 1, 2, 3, 4, 5, 8, 10: Şüphesiz o müminler KURTULUŞA  ERMİŞTİR. İbadetini huşu içinde yerine getirirler, boş ve yararsız işlerden uzak dururlar, her türlü kötülükten arınmak için ÇABA  HARÇARLAR, iffetlerini korurlar, her türlü aşırılıklardan kaçınırlar, verdikleri sözlere ve emanetlerine riayet eden kimselerdir. İLAHİ  NİMETLERE  ERİŞECEK  OLANLAR  İŞTE  BUNLARDIR.

          HADİS: Mümin kimse temiz sahibidir. ( iyiyi – yanlışı doğrudan ayırandır )

          HADİS: Mümin bir kere iğne deliğinden geçer. ( Bir kere aldanabilir, ikinci aldanışı kendisinin gafleti ve yanlışıdır ).

          İNCİL – ELÇİLERİN İŞLERİ ( Elç, 10: 34, 35 ): TANRI'nın insanlar arasında ayırım yapmadığını, ama kendisinden korkan ve DOĞRU  OLANI  YAPAN  KİŞİYİ, ulusuna bakmaksızın kabul ettiğini gerçekten anlıyorum.

          İNCİL – MATTA ( Mat. 19: 17 ): İsa, " Bana neden iyilik hakkında soru soruyorsun”? dedi. İyi olan yalnız biri var. Yaşama kavuşmak istiyorsan, O'nun ( ALLAH'ın ) BUYRUKLARINI  YERİNE  GETİR.

          HADİD suresi, ayet 9: SİZİ  KARANLIKLARDAN  NUR'A  ÇIKARMAK  İÇİN kuluna APAÇIK  AYETLER  indiren O'dur. Şüphesiz ALLAH size karşı elbette şefkatli olandır, esirgeyendir.

 

ALLAH  HU  LA  İLAHE  İLLALLAH  MUHAMMEDUR  RESULULLAH.