TAHKİKİ İMAN- AKIL ve
TEFEKKÜR 28.3.2016
KORUYAN ve BAĞIŞLAYAN
ALLAH'IN ADIYLA.
Taklidi iman mı yoksa Tahkiki
iman sahibi mi olmak gerekir?
Elbetteki Tahkiki iman sahibi olmak gerekir ve bundan da sorumluyuz.. Tahkiki
olmayıp Taklidi iman sahibi olanlar başkalarının yanlışına ortak olabilirler.
Taklit ettikleri kişilerin veya
zümrelerin peşinden giderek onlara şartlanır ve kulu kölesi olurlar. Her
dediklerini tartışmasız, araştırmaksızın
kabul ederler. Halbuki Tahkiki iman sahipleri böyle değildirler. AKLI İLE, İLİM İLE, KUR'AN'İ İLMİ İLE DE
ARAŞTIRARAK İMAN EDERLER.
Bakın taklidi iman sahipleri ne
der: Duydum ve itaat ettim! Neyi duydun ve sen neye itaat ettin? Dünyada senin
gibi duydum ve itaat ettim diyen her dinden milyarlarca insan var. Acaba neyi
duymuşlardır? Neye iman ve neye itaat etmektedirler?
Peki ya Tahkiki iman sahipleri ne
der: DUYDUM, ARAŞTIRDIM, DOĞRULUĞUNA
KANAAT ETTİM VE ÖYLE İNANDIM. Yani körü körüne inanıp iman etmenin yanı
sıra, BİLİNÇLİ OLARAK İNANMAK, bilinçli
iman etmekte var. Körü körüne değil,
gözü kapalı değil, hemen duydum ve hemen itaat ettim değil. Eğer,
imanınızı akıl etmeden yalnız kalbinize göre şekillendirmişseniz, böyle bir
iman şekli ALLAH'IN İSTEMEDİĞİ İMAN
ŞEKLİDİR Kİ, çok ayetlerde bu gibi durumlarda olanlar kınanır,” imanınızı
aklınızla sorgulayın " ayetleri KUR'AN'da çoktur.
ZÜMER
9: De ki, bilenlerle bilmeyenler bir olur mu? Ancak temiz akıl sahipleri (
bunları ) düşünürler.
FATIR
28: Kulları içinde ancak ilim sahipleri, ALLAH'tan gereğince korkar.
Kötülüklerden en iyi korunanlar,
ilahi yasaları en iyi bilenlerdir. KUR'AN'a göre RAB'den en çok korkanlar
Peygamberler ve ilim sahipleridir. YÜCE
ALLAH'IN EN ÇOK SEVDİKLERİ DE ONLARDIR.
KUR'AN'da birçok ayette " HALA DÜŞÜNMEYECEK MİSİNİZ ? HALA
AKLETMEYECEKMİSİNİZ " ? diye sorar. Bunun anlamı nedir? ARAŞTIRIP, DÜŞÜNÜP AKLINIZI KULLANMAYACAK
MISINIZ ? YANİ TAHKİKİ İMAN SAHİPLERİ OLMAYACAK MISINIZ ?
RUM
30: Düşünen bir toplum için ayetleri böyle ayrı ayrı açıklıyoruz.
YASİN
68: HALA AKIL ETMEZLER Mİ? HİÇ DÜŞÜNMÜYORLAR MI? HALA AKILLARINI
KULLANMAYACAKLAR MI? HALA ANLAMIYORLAR MI? (ALLAH'ın kudretini anlayıp DOĞRU
YOLA GELMEYECEKLER Mİ?)
Yüce TANRIM; KUR'AN'ın içeriği
olan ayetlerin ilim olduğunu bildirmektedir. İnsan da, evren de ayetler
bütünlüğüdür, onların oluş kanunlarını araştırmak ve öğrenmek ise ilimdir.
KUR'AN; ilahi yasaları açıklamış, ancak varlıkların yaratılışı ile ilgili
kanunları insanların akılları ile bulmalarını istemiştir.
Can dostlarım, şimdide Tefekkür (
düşünmek ) ile ilgili ayetleri inceleyelim:
AL-İ
İMRAN 190-191: Göklerin ve yerin yaratılışında, gece ve gündüzün birbiri
ardınca gelişinde ve uzayıp kısalmasında, ALLAH'ın kudretini ve azametini
gösteren deliller vardır; FAKAT BUNU
ANLAYACAK OLANLAR AKIL SAHİPLERİDİR. Bu akıl sahipleri, ayakta iken, otururken ve yanları üzerine yayıp uzanırken ( her zaman
) ALLAH'ı anarlar, GÖKLERİN ve YERİN YARATILIŞI HAKKINDA DERİNLİĞİNE DÜŞÜNÜRLER
ve şöyle dua ederler: " RABB'imiz! SEN şu evreni elbette boşuna yaratmadın, SEN
yücelerden yücesin. SEN bizi cehennem azabından koru! "
KAMER
17: Andolsun ki Biz bütün bu olayları, HATIRLAYIP
İBRET ALSINLAR DİYE KUR'AN'DA AÇIK AÇIK ANLATTIK. HANİ VAR MI DÜŞÜNÜP İBRET
ALAN?
SAD 29: Ey Peygamber! Bu KUR'AN,
insanların, AYETLERİNİ DÜŞÜNMELERİ ve
AKIL SAHİPLERİNİN DE ÖĞÜT ALMALARI İÇİN sana indirdiğimiz kutlu bir kitaptır.
EN'AM
32: DÜNYA HAYATI SADECE OYUN ve EĞLENCEDEN, GEÇİCİ ZEVKLERDEN İBARETTİR.
Asıl hayat ahret hayatıdır. Bunu anlayacak olanlar, ALLAH'IN EMİR ve YASAKLARI KONUSUNDA DUYARLI ve BİLİNÇLİ OLAN
KİMSELERDİR. SİZ HİÇ DÜŞÜNMÜYOR MUSUNUZ?
ENFAL 22-21: Çünkü ALLAH katında ,
yeryüzündeki canlıların en kötüsü, AKLINI
KULLANMAYAN ( HAKKA KULAĞINI TIKAYAN ) SAĞIR ve DİLSİZ KİMSELERDİR. "İşittik ve
tasdik ettik " dedikleri halde AKSİNE DAVRANANLAR GİBİ OLMAYIN.
YUNUS 42: Onlardan bazıları seni ( güya )
dinlerler ( oysa onlar sağır gibidirler ). SEN
HİÇ SAĞIRLARA BİR ŞEY DUYURABİLİR MİSİN? ÜSTELİK ONLAR AKILLARINI DA HİÇ
KULLANMIYORLARSA!
Can dostlarım, şimdi de Hz.
MUHAMMED Efendimiz Tefekkür hakkında ne demiş bunu öğrenelim:
&-Her kulu gölgeden geçer ne
var ki, bilenin geçişinde tevekkül, görenin gözünde tefekkür bulunur geçişe
öyle uyulur. &- Uyumsuz tefekkür elbet olmaz, Yaratan düşüncededir,
tefekkür düşünceyi oldurur, düşündüğünü buldurur; bulduğun hem bedeni hem
gönlünü dinlendirir. &- Tefekkür her kulun tek tek bilincini yoklaması, RABB'in ZATINI Ruhunda saklaması,
gülünü o hal ile koklamasıdır. &- TEFEKKÜR
KULUNU KAİNATTA DOLAŞTIRIR GERÇEĞE ULAŞTIRIR.
Can dostlarım, şimdide Aklımızı
gereği gibi kullanmamız için verilen ayetleri inceleyelim:
YUNUS
100, 101: Unutma ki, ALLAH'ın izni olmadıkça ( iman edebilmeye dair koyduğu
kurallar işletilmedikçe ) hiç kimse
iman edemez. Ve O, AKLINI
KULLANMAYANLARI pisliğe; küfre ve her
türlü belaya düçar eder. Ey Peygamber! İnsanlara de ki: Göklerde ve yerde
ne varsa İBRETLE BAKIP ARAŞTIRIN.
Buna rağmen, İNANMAK NİYETİ OLMAYAN
BİR TOPLUMA, ALLAH'ın varlığına işaret eden bu deliller ve uyarıcı
Peygamberler hiçbir fayda vermez.
CASİYE
13: Sonuç itibarı ile, göklerde ve yerde ne varsa hepsini SİZİN YARARLANMANIZ İÇİN Kendi katından
lütfeden O'dur. Şüphesiz bunda ALLAH'ın
varlığına ve kudretine işaret eden nice deliller vardır; fakat bunu anlayacak
olanlar, DERİNLİĞİNE DÜŞÜNEN KİŞİLERDİR.
RUM 21: O'nun varlığının ve kudretinin
delillerinden biri de, sizin için kendi cinsinizden, kendileriyle tatmin olacağınız, HUZUR BULACAĞINIZ, eşler yaratması ve
ARANIZA SEVGİYİ ve ŞEFKATİ YERLEŞTİRMİŞ OLMASIDIR. Hiç şüphe yok ki, bütün
bunlarda nice deliller ve ibretler vardır; fakat bunları anlayacak olanlar DERİNLİĞİNE DÜŞÜNEN KİMSELERDİR.
YUNUS 24: ( Halbuki uğruna, ALLAH'a
verdiğiniz sözü unutup azdığınız ) bu dünya hayatı tıpkı şuna benzer: Bizim
gökten yağdırdığımız yağmurla, yeryüzünde insanların ve hayvanların
faydalanacağı sık bir bitki örtüsü oluşur ve o yeryüzü ( bir gelin gibi ) renk renk
giyinir kuşanır, süslenip bezenir. Bağ bahçe sahipleri, tam ürünlerinin artık
ellerinde olduğunu düşündükleri ( ve hayal kurdukları ) sırada, geceleyin ya da güpegündüz gönderdiğimiz
afet gelip çatıverir. Böylece Biz, o mahsülleri sanki daha dün orada hiçbir şey
yokmuş gibi çer çöp haline getiririz. İşte Biz ayetlerimizi böyle misaller
vererek ayrıntılı olarak açıklıyoruz. Fakat bunu anlayacak olanlar, DERİNLİĞİNE DÜŞÜNEN KİŞİLERDİR. ( bu
misaller insanların güvendikleri dünya mallarının ALLAH tarafından nasıl bir
anda ellerinden alınacağına dair bir işarettir.)
MUHAMMED
24 : Öyle olmasa bu KUR'AN üzerinde HAKKIYLA DÜŞÜNMELERİ GEREKMEZ MİYDİ?
Düşünmezler! Çünkü onların kalplerinde KİLİT VARDIR.
HADİD 16,17: Müminlerin ALLAH'ı anıp da, KUR'AN ayetleri karşısında KALPLERİNİN
YUMUŞAMA ZAMANI GELMEDİ Mİ? Onlar sakın, daha önce kendilerine Kitap
verilen, fakat üzerinden uzun bir zaman geçmesi ( ve bir kanıksama meydana
gelmesi ) sebebiyle kalpleri katılaşan kimseler gibi olmasınlar. Nitekim ONLARIN ÇOĞU YOLDAN ÇIKMIŞ KİMSELERDİR. İyi
bilin ki, ölümünden sonra toprağı canlandıran ALLAH'tır. BİZ AKLINIZI KULLANIP ANLAYASINIZ DİYE varlığımızı ve kudretimizi
gösteren delilleri SİZE İYİCE AÇIKLADIK.
ENBİYA 10: Andolsun
ki ey insanlar! Size de, KENDİSİNE
UYMAKLA şeref kazanacağınız bir kitab gönderdik. HALA AKLINIZI BAŞINIZA
ALMAYACAK MISINIZ?
BAKARA 170, 171: Küfürde direnenlere,” Haydi
ALLAH'ın indirdiği KUR'AN'a UYUN!” denildiğinde,” Hayır, biz atalarımızdan ne
gördüysek ona uyarız " derler. Peki, ataları hiçbir şeye akıl ermeyen ve DOĞRU YOLU BULAMAYAN kimseler
idiyseler?! Küfürde direnen bu kimselerin durumu, çabanın seslendiği sürünün
durumu gibidir. Sürü çobanın haykırışlarını duyar, fakat ne dediğini anlamaz.
İşte onlar da AYNEN O SÜRÜ GİBİ SAĞIR,
DİLSİZ ve KÖRDÜRLER.
Can dostlarım, şimdi de Hz.
MUHAMMED Efendimiz Aklımızı gereği gibi kullanmamız hakkında ne demiş bunu
öğrenelim:
&- ALLAH'ım kulu yaratmış AKIL VERMİŞ yaşadığın müddetçe kullan
diye. Ölümün geldiğinde sana lazım olmaz, seninle gelmez. &- Hata aranırsa
hatasız kul olmaz, ne var ki AKLI OLAN
KÖTÜ HATAYA DÜŞMEZ. &- ALLAH'ım akıl vermiş, dünyada çok sır saklamış AKLINI YORSUN ARASIN BULSUN DİYE. &-
Yönünü gösteren kim? Elbet aklın. &- Akıl YÖN VERENDİR, mantık AKLIN VERDİĞİNİ ELEYEN, BÜYÜK GELENİ
UFALAYAN. Güçlük ne elemek ne ufalamaktır, GÜÇLÜK NE YAPACAĞINI BİLMEMEKTİR. Aklın yaptığını mantık ölçmezse
yanılgıya düşülür.
&- Akıl YÖNETİR, gönül
DONATIR, NEFİS YANILTIR. &- Her
gönülden geçen olumlu mudur dersin? Elbette değil akıldan süzmedikçe. Önce
akıldan süzmeyi öğretiriz. GÖNÜL AKILLA
RUHUN KAPISIDIR. &- Adım attığın anda SORUMLUSU SADECE SENSİN, öyleyse kendimin sorumlusu olacağı düzeni
BAŞKASININ AKLINDAN NİYE ALAYIM DİYESİN.
BAKARA 168: Ey insanlar! Yeryüzündeki helal
ve temiz şeylerden yiyin, için; SAKIN
ŞEYTANIN İZİNDEN GİTMEYİN, ÇÜNKÜ O SİZE APAÇIK BİR DÜŞMANDIR.
SECDE 22,21: ( Söyler misiniz? ) Kendilerine
RABB'inin ayetleri okunduğunda, ONLARDAN
YÜZ ÇEVİRENLERDEN DAHA ZALİM KİM OLABİLİR? Hiç şüphe yok ki, Biz günahkarlara
HAK ETTİKLERİ CEZAYI VERECEĞİZ. Biz onlara MUTLAKA o büyük ahret azabından önce, KÜFÜRDEN VAZGEÇİP DOĞRU YOLA
DÖNMELERİ İÇİN ( ahret azabına
nispetle ) daha küçük DÜNYEVİ SIKINTILAR
DA TATTIRACAĞIZ.
FURKAN 44. Yoksa
sen ONLARIN ÇOĞUNUN SÖZ DİNLEYEN, DÜŞÜNÜP GERÇEKLERİ KAVRAYAN KİMSELER OLDUĞUNU
MU SANIYORSUN? HAYIR! ONLAR TIPKI HAYVAN GİBİDİRLER, HATTA DOĞRU YOLU BULMADA
HAYVANDAN DA ŞAŞKINDIRLAR.
Ya Hz. MUHAMMED Efendimiz ŞAHİDİMİZ OL..UYARDIK..UYARDIK.
|