ALLAH ve İNSAN BİRBİRİNDEN KOPUK İKİ AYRI VARLIK MIDIR? 17.6.2018

Koruyan ve bağışlayan ALLAH'ın ADIYLA!

MAİDE 67: KUR'ANI TEBLİĞ ET – YOKSA ONUN ELÇİLİĞİNİ YERİNE GETİRMEMİŞ OLURSUN.

Candostlarım!

Bu konuyla ilgili Ayetleri ve Hz. MUHAMMED Efendimizin ve Veli kullarının sözlerini bir noktasını dahi değiştirmeden sizlere sunuyoruz. Sevgiyle kalın.

Her şeyi YANSITANSIN, her şeyin KALBİ SENSİN. Her şey SENDEN ÇIKAR ve YİNE SANA DÖNER.

Her  kulda, ALLAH'IMN  KENDİSİ  VARDIR.

          Deryanın balığında, HAK  KULU  KILIĞINDADIR.

ALLAH'ım her sözü KENDİ  SÖYLER, kulun  görüntüsüdür.

          O, YARATTIĞI  İLE  BÜTÜN'DÜR. Kainatı YARATAN  TEK'tir.

TANRI  BİZİMLEDİR, her  olay  TANRI'nın  İZNİNDEDİR.

          O, İNSANIN  İÇİNDEDİR. Uzağa gitme, İÇİNDE  ARA ! Her şeyde arayın, ARAYIN  Kİ, BULASINIZ.

          O, her  yerdedir! O, her  kuldadır! O, HER  YOLDADIR ! O, her  yerde  vardır, O'nu  bilmezsem  yapım dardır.

          Güzel her şeyde O'nu buldun  "  Güzel  değil ! " dediğinde  NİYE  O'NU  ARAMADIN ?...Eğer O'nu güzelde / çirkinde, hayırda / şerde ararsan: sonsuzluğu  yaşadığın  günde  görmüş  olursun.

          O, bize KENDİNDEN üflediyse: " O'nu bulmak, O'nu  yaymak " insanın en kutsal  görevidir.

          RUH  denilir, açık söz istenilir. O BİR'dir, O'ndan gelen ayrı kalmaz. Güneş, ışığını yaymakla birliğinden  kaybetmez. O'ndan gelen, O'nundur;

O'NUN  DENİLEN, SADECE  O'DUR ! BİR olanı bölemezsin, O'na

" Onlar  " diyemezsin! Uyuyan Ruhlar  dediğimiz, bileni – bilmeyenden ayırdığımız odur.

          Gözüm gördü ise, O'NUN  GÖZÜDÜR. Elim  tuttu ise, O'NUN  ELİDİR. Aklım  yetti ise, O'NUN  AKLIDIR. BENİM  OLAN  YOKTUR ! " Zavallıyız ! " dendi, neden zavallı olalım? Madem ki O'nun SIFATLARINA  malikiz; mutluyuz, kutluyuz, çünkü O'nun kuluyuz.

          Az verse, çok verse, O'ndan gelen GERÇEĞİN  EMANETÇİSİ  olduğunu bil! Akıl ile, beden ile RUH'UN  EMRİNDESİN. Akıl; sende  değil,

SENDE  OLANDADIR.

      İNCİL- VAHİY- Va.21,3: İşte, TANRI'nın  konutu insanların arasındadır. TANRI  ONLARIN ARASINDA YAŞAYACAK. Onlar  O'nun halkı olacaklar, TANRI'NIN  KENDİSİ DE ONLARIN  ARASINDA  BULUNACAK.

          Ayırmayan – kayırmayan RABB'im: sende – bende KENDİ'Nİ  GÖSTERİR, sende – bende  KENDİ'Nİ  GÖRÜR…Senden cümleye  BAKAN, elbet  O'NUN  GÖZÜDÜR! Sabah akşam aldık SÖZÜ'NÜ, gözümüzde bildik GÖZÜ'NÜ. CÜMLEDE  O'NU  GÖRDÜK.

          O: HER  BİRİMİZİN  VARLIĞINDA  YAŞAR / YAŞATIR / GÖZETİR.

          Kainatı neden yarattı? KENDİNİ  SEYREDİYOR. Bina kurulur, KİMİN  ELİYLE ? Ezan okunur, KİMİN  DİLİYLE ? Kainat seyredilir, KİMİN  GÖZÜYLE ? Her dilde  SÖZÜ  VARDIR. Her çiçekte  ÖZÜ  VARDIR, kainatta  GÖZÜ  VARDIR. Her nağme  SENDEN  O'NA HİTABDIR.

          RABB'im: yarattığı bunca varlıkta KENDİ'Nİ  BULUR, çünkü KENDİ'NDE  OLAN'I  VERİR.

          ALLAH'TAN  BAŞKA  BİRŞEY  YOKTUR. HAK: KULAĞIN, GÖZÜN, ELİN, AYAĞIN  ve  DİLİN  AYNIDIR. Yani  HİSLERİN  KENDİSİDİR.

          RUH'u bölüş, kainata serpiş, ARITIP  tekrar dönüş. Dönüş nereye ?

Önce kendine sonra ARI  GÖNÜLLE  RABB'E.

    AL-İ İMRAN 101: Sizler, ALLAH'ın ayetleri okunup anlatılırken ve üstelik ALLAH'ın elçisi aranızda iken küfrü nasıl benimseyebilirsiniz ? Kim ALLAH'a yürekten bağlanırsa o gerçekten doğru yola iletilmiştir.

( Ayetin orijinalinde FİY KÜM yazılı, yani FİY= DE.. KÜM= SİZ. Birleştirecek olursak  " SİZDE "   yani RESULÜ " İÇİMİZDE ".

          Hz. ALİ: GÖRMEDİĞİM ALLAH'A KULLUK ETMEDİM.

          Hz. ALİ: HAK, DERYANIN BALIĞINDA, KULU KILIĞINDA.

KAF 16: Andolsun ki, insanı BİZ yarattık. Bu sebeple nefsinin ona ne gibi vesveseler verdiğini biliriz. ÇÜNKÜ BİZ ONA ŞAH DAMARINDAN DA DAHA YAKINIZ.

          HİCR 29: Ona güzel bir şekil verip RUHUMDAN ÜFLEYİNCE siz hemen ona secde edin.

          TA-HA 46: ALLAH; Korkmayın, çünkü BEN SİZİNLE BERABERİM. İŞİTİRİM ve GÖRÜRÜM.

DOST: Billahi BENDEDİR, benim ile SENDEDİR; seni beni ayıran BİR İNCECK TENDEDİR.

          O geldi, O verdi, KENDİNİ Hz. MUHAMMED İLE BİRLEDİ.

Nerede arıyorsun O'nu? O, benim içimde. ALLAH'ım, benden-bana daha yakın. ALLAH'ımdan yakınım yok benim! ALLAH'ım, SEN HER YERDESİN;

ALLAH'IM, SEN HER ŞEYDESİN.

          Düşün elektriği… çıplak olarak onu görebilir misin? ASLA. Ampulün içine girer ışık olarak gözükür. Buz dolabında soğuk olarak gözükür. Ocağa girer ısı olarak gözükür. Televizyona girer resim olarak gözükür.

ALLAH'ını çağır. O'nu an! Unutma ki, O- SENİN İÇİNDE! O'NU NEREDEN ÇAĞIRIYORSUN? O, SENİN YANINDA.

          " Ya RAB!” dedin mi, TEK'tir. Dili ayrı değil, mezhebi ayrı değil, milleti ayrı değil!...

          ALLAH KENDİ'Nİ KULLARIYLA BİR SAYAR.” BİR VARLIK OLDUĞUNU” SÖYLER. Manasını düşünsene! ALLAH ve kulları TEK. Neden

" Kulunu sevin ! " derim? Çünkü, HER KUL ALLAH'IN BİR PARÇASIDIR.

          ALLAH'ımın, hiç ama hiçbir şeyine- " kulun gönlünden başka -" ihtiyacı yoktur! Deme, " Bir gönülcük mü ?” Başka ne ki, neyin var senin olan?

ALLAH'ımın her kulu, O'NUN GÖLGESİ'NDEDİR.

Gönül-candan, can-gönülden ayrı mı? Canım CANAN'la, CANAN- BİZ'imle. SEN-BEN YOK, HEP BİR'iz !

          Kulun, kula hizmeti nedir? Her kulun dünyada bir vazifesi vardır, onu yapar; senin için, benim için, olayın  görüntüsüdür bu. Yaptığın, senden mi? Dilediğini yapar mısın ? İzin olmasa, parmağın oynamaz, kalemin yazmaz.

          " Yerden gelen, yere döner!”denilir. Değil! CANAN'dan gelen, CANAN'a döner.

          Sen-ben, cümle-cümlemiz, PEYGAMBERİMİZ'le-ALLAH'ım; cümle yaratılanla beraberdir.

          " ALLAH'ım! " diyelim, O'ndanız bilelim! " Ben! " den geçelim, sende-bende- cümlede O'nu bulalım! ÇÜNKÜ, NE SEN-SENSİN, NE DE BEN-BENİM, CÜMLEMİZ O'YUZ. Madem ki, O'ndanız, O'nun NUR'undanız.

O'NDA SADECE BİR'LİK VARDIR, BİR'DİR YARATTIĞI İLE

MÜMİN OLMAK: ALLAH'ımı gönülde bilmektir, kainatta bulmaktır.

          Yaratılan her varlıkta O vardır! Gönlünde ZATI, bedeninde SIFATI mevcuttur.  Gönlünü ZATI için, bedenini SIFATI için pak tutasın!

          ADEMİN YARATILIŞI: YARATAN " OL " DEDİ, çamurda ELİNİ KARDI, sanılmasın, toprak ile suyun karımı; ALLAH'ımın NUR'u ile, ZATIile, SIFATI.

          Her gözde NUR'u aydınlatalım: Gözden girdik,” cümle gören O'dur!” diye aydınlattık. Eğer " gören gözüm SEN'sin !” dersen NUR'unu aydınlatmış olursun. Gören gözüm elbet O'dur! Duyan kulak, senin mi? Elbet O'nun dur!

          Güzel her şeyde O'nu buldun,” güzel değil!” dediğinde niye O'nu aramadın? Eğer O'nu güzelde-çirkinde, hayırda-şerde ararsan; sonsuzluğu yaşadığın günde görmüş olursun.

          VARLIK, YÜCE'nin ZATI'nda; VARLIK, YÜCE'nin SIFATI'nda; VARLIK, YÜCE'nin "OL " DEDİĞİ'ndedir. ALLAH'ımın ZATI'nda vardın, SIFATI'da şu anda var mısın? Elbette varsın, çünkü sen " OL " DEDİĞİ'sin, O'nun NUR'undan verdiğisin. Kulun diğer manası, kül. Kül, " OL "un olma halidir. Önce " OL " DER, sonra kül eder; " KÜL " DEDİĞİ'nde, KENDİ VARLIĞI'NA KATAR. ALLAH'ım " KUL OL ! " DEMEZ, " KUL OL " DER. Tevsire giden: noktayı koymaz, kulu – ALLAH'ımdan ayırır. O'nun hazine anahtarı budur, kulun – kül olması. Hazine kulun gönlüdür. Yumuşak yo alan, kulluğu bulan, kâdir olduğunda; " ALLAH'ım SEN'sin! ” diyendir. Kadir olan kim? Elbet YÜCE'dir. Madem ki kül oldun, KÂDİR oldun demektir.

          ZATI'nı bildikte; TEK'lik değil, kül olduğunu görürsün. TEK'lik odur; kül olmak, ZATI ile SIFATLARI'nda BİR'leşmek.

          Unutma ki, O'nun olmadığı yer yoktur. Sana verilen, ÖZ'üdür.

          Her şey O'ndadır, O'nun ZATI'ndadır. Kâinat O'nun SIFATI'nda, O'nun gölgeleridir. Gölgeden maksat; suya baktıkta aksini görürsün, suda ASLI'nı değil aksini görürsün.

          Ne sen- O'ndan ayrı, ne O- senden gayrıdır. O'ndan gelmedik mi, O'nu bulmadık mı, SIFATLAR'ı ile varolmadık mı? Aslı ZATI ile varolduk, SIFATLAR'ı ile varlığımızı bildik, O'na dönmedik mi? Demek ki, O'ndan ayrı değiliz ve O'ndan gayrı değiliz. Onun için, her yaratılanı O'ndan bildikte, O'nun ile BİR olmuş olursunuz.

          Neye baksan, neyi görsen, sadece O'dur! Ben O'yum, sen O'sun. Gözüm gördü ise, O'nun GÖZÜ'dür. Elim tuttu ise, O'nun ELİ'dir. Aklım yetti ise, O'nun AKLI'dır. Benim olan yoktur!

          O' KÂİNATIN BÜTÜNÜ'DÜR. Olan, O'nun SIFATI'dır. Esen yel, taşan sel, CELAL'idir; yakan güneş, CEMAL'idir. Dünya, O'nun hayalidir. Unutmayın, hayalin bittiği yerde HAKİKAT başlar.   

GÖNLÜNÜ YOKLA, O'NU ORADA BULACAKSIN.

İçimizde O var ve O'nu idrak edebiliyoruz. ALLAH'ı idrak edebilmemiz için, BEDENLİ OLMAMIZ ŞART.

          Bilgi mevcut! Madem ki O içimizde, o bilgi de İÇİMİZDEKİ'nde mevcut! Biz idrakine vardığımız zaman, bütün bilgiler zaten açığa çıkıyor. ALAN – VEREN açık oluyor.

          Şekil, maddeden tamamen azade… YÜCE KENDİ VARLIĞI'NDA muhabbeti buluyor: maddesiz iken, GÖRÜNÜR HALE GELİYOR. Bu geçişin ilk anı sudur. Kâinatı sudan yarattığını SÖYLER. Mananın maddeye dönüştüğü ilk an.

Her dilenen , ALLAH'ımın DİLEDİĞİ'dir.

O; HER BİRİMİZİN VARLIĞINDA YAŞAR / YAŞATIR / GÖZETİR.

YÜCE TANRIM, bu bilgilerin insanlara sunulmasında bizi vasıta kıldığın için her zerremiz ile sana hamd ediyoruz,SEN KABUL ET.