ARAŞTIR, ÖĞREN, UYGULA. 27.07.2018

İşleri düzene koyan ALLAH'ın ADI'na !

İnsanların çok büyük bir bölümü OKUMADAN , ARAŞTIRMADAN oradan buradan duyduğu şeyleri uygulamaya çalışıyor, halbuki inen ilk surenin ilk ayetinde ALLAH'ım RESULÜMÜZE " EY PEYGAMBER! SENİ YARATAN RABB'İNİN ADINA OKU. DİYOR.

 Bu yazımızda Araştırmamız, öğrenmemiz ve kendimizde uygulamamız gerektiğini bildiren Ayetleri ve Peygamberimiz ile Veli kullarının bilgilerini sizinle paylaşacağız.

          ENFAL 22,21: ALLAH katında, yer yüzündeki canlıların en kötüsü, AKILLARINI KULLANMAYAN , sağır ve dilsiz kimselerdir. " İŞİTTİK ve TASDİK ETTİK "dedikleri halde AKSİNE DAVRANANLAR GİBİ OLMAYIN.

          Madem ki, YARATICI TEK'TİR, O'NU BİLMEK HAK'TIR! O'nun ADI kadar yorumu, O'nun ADI kadar BİLME ZORUNLUĞU VARDIR!.. HAK ADI KUR'AN'DA MEVCUTTUR. ÖYLE İSE KUR'AN'I BİLMEK ZORUNLULUKTUR! KENDİNİ BİLMEK, SORUMLULUKTUR.

          KENDİNİ BİLMEYE, BULMAYA MECBURSUN! O'ndan geldin, O'na döneceksin, öyle ise, sen olanı bileceksin! BİLMEZSEN, O'NA NE YÜZLE DÖNECEKSİN?

          NAHL 12: O, geceyi ve gündüzü, ayı, güneşi ve yıldızları SİZİN İSTİFADENİZE SUNMUŞTUR. Hiç şüphe yok ki, bütün bunlarda ALLAH'ın birliğine ve kudretine işaret eden deliller vardır.; fakat bunu anlayacak olanlar, AKILLARINI KULLANIP DÜŞÜNEN KİŞİLERDİR.

           LOKMAN 20: ALLAH'ın göklerde ve yerde ne varsa HEPSİNİ SİZİN İSTİFADENİZE SUNDUĞUNU, açık ve gizli bütün nimetleri size bol bol VERDİĞİNİ GÖRMÜYOR MUSUNUZ?  Buna rağmen öyle insanlar vardır ki, HİÇ BİR BİLGİLERİ, REHBERLERİ ve VAHYE DAYALI AYDINLATICI BİR KİTAPLARI OLMADIĞI HALDE, ALLAH HAKKINDA İLERİ GERİ KONUŞUR, TARTIŞIR DURURLAR.

          ABDÜL KADİR GEYLANİ Hz: Ey insanlar! BÜYÜK BİR İŞ İÇİN YARATILDINIZ AMA ÇOĞUNUZUN BUNDAN HABERİ YOK.

          AHZAB 67,68: Ve şöyle yalvaracaklardır: Ey RABB'imiz! BİZ EFENDİLERİMİZE ve BÜYÜKLERİMİZE UYMUŞTUK. ONLAR DA BİZİ DOĞRU YOLDAN SAPTIRMIŞLAR. Onun için ey RABB'imiz! ONLARA İKİ MİSLİ AZAB ÇEKTİR; ONLARI BÜYÜK BİR LANETE UĞRAT; RAHMETİNDEN TAMAMEN UZAKLAŞTIR.

          KAF 8: Bütün bunları, ALLAH'A YÖNELEN her kulun GÖNÜL GÖZÜNÜ AÇIP İBRET ALMASI İÇİN YAPTIK.

BİZİ / BİZE BİLDİRENİ: AKLIMIZLA, GÖNLÜMÜZCE TANIYALIM.

Farkında olmalı insan… KENDİSİNİN. Hayatın, olayların, gidişatın FARKINDA OLMALI, FARKI FARK ETMELİ. Bir damlacık sudan NASIL YARATILDIĞINI FARK ETMELİ. Anne karnına sığarken, DÜNYAYA NEDEN SIĞMADIĞINI ve en sonunda bir metrekarelik yere ( mezara ), NASIL SIĞMAK ZORUNDA KALACAĞINI FARK ETMELİ … Şu çok geniş görünen dünyanın, ahrete nispetle anne karnı gibi olduğunu FARK ETMELİ. Henüz bebekken " dünya benim "! Dercesine avuçlarının sımsıkı kapalı olduğunu, ölürken de aynı avuçların " HER ŞEYİ BIRAKIP GİDİYORUM İŞTE !” dercesine apaçık kaldığını FARKETMELİ. KEFENİN CEBİNİN BULUNMADIĞINI FARK ETMELİ. AZRAİLİN HER AN SÜPRİZ YAPABİLECAĞİNİ, NASIL YAŞARSA ÖYLE ÖLECEĞİNİ FARK ETMELİ İNSAN ve ölmeden önce ölmeli. EŞREF-İ MAHLUKAT OLDUĞUNU FARK ETMELİ ve ONA GÖRE YAŞAMALI. Gülün hem dibindeki dikeni, dikenin hemen yanı başındaki GÜLÜ FARK ETMELİ.  Sevdiklerine " SENİ SEVİYORUM " demenin mutluluk yolundaki müthiş gücünü FARKETMELİ.

Dolabında asılı 25 gömleğin 5ini giydiğini; ama yan taraftaki komşunun o beğenilmeyen gömleklere muhtaç olduğunu FARKETMELİ. Zenginliğin ve bereketin, sofradayken önünde biriken ekmek kırıntılarını yemekte gizlendiğini FARK ETMELİ. Ömür dediğin üç gündür, dün geldi geçti, yarın meçhuldür, o halde ömür dediğin bir gündür, o da bugündür.

BİLENLERE DERSLER DÜŞER, BİLMEYENLER SÖYLER GEÇER.

Sorumlu olanlar; kime hesap verecek, kimden deva dileyecek? Şu halde, İNKÂRCILARA YARDIMCI OLMA.

          MÜ'MİN 58: Kör ile gören ( bir olmadığı gibi ) inanıp iyi ve yararlı işler yapanlarla, kötü işler yapanlar da elbette bir tutulmaz. Ey inkârcılar! SİZ NE KADAR DÜŞÜNCESİZSİNİZ!

          NEBE 12,14,15: Üstünüze YEDİ KAT sağlam gök bina etmedik mi? Yağmur yüklü bulutlardan bol bol yağmur yağdırmadık mı? Bu yağmurlarla tahıl ve bitkiler yetiştirmedik mi?

          GÜZEL OLAN:  İnsanı insan yapan AHLÂKTIR. GÜZEL OLAN: Ahlâklı insanın MUHABBETİDİR. GÜZEL OLAN: İnsanın SERVETİYLE DEĞİL, AHLÂKIYLA ÖVÜNMESİDİR, GÖRÜNMESİDİR, SEVİLMESİDİR.

          Az demek, çok demek değil: " DEDİĞİNİ BİLMEK, DEDİĞİNE UYMAK, DEDİĞİN GİBİ OLMAK " güzeldir.

          ZUHRUF 44: Çünkü bu KUR'AN, SENİN ve kavminin UYMAKLA ŞEREF KAZANACAĞI BİR KİTAPTIR. Bilin ki ( onun yüce amacını gerçekleştirmek için çaba sarfedip, sarfetmediğiniz konusunda ) HEPİNİZ SORGUYA ÇEKİLECEKSİNİZ.

          NAHL 25: Kıyamet gününde KENDİ GÜNAHLARININ TAMAMINI ve BİLGİSİZCE YOLDAN ÇIKARDIKLARININ GÜNAHLARINDAN DA BİR KISMINI YÜKLENMİŞ OLURLAR. Ne kötü bir şeydir BU YÜKLENDİKLERİ.

O'NUN AKLI, " Her birimizin aklında ne olduğunu bilir, O'NUN YOLUNDA HİZMET VERENE, YOLUNU GÖSTERİR.

          İnsan: bilgisi ile, görgüsü ile, sevgisi ile insandır… İNSAN: KENDİNİ YARGILAYABİLDİĞİ ZAMAN İNSANDIR, SORGULAYABİLDİĞİ ZAMAN İNSANDIR.

          YUNUS 100,101: Ve O, AKLINI KULLANMAYANLARI PİSLİĞE; KÜFRE ve HER TÜRLÜ BELAYA DÜÇÂR EDER. Ey PEYGAMBER! İnsanlara de ki; " GÖKLERDE ve YERDE NE VARSA İBRETLE BAKIP ARAŞTIRIN. Buna rağmen, İNANMAK NİYETİ OLMAYAN BİR TOPLUMA, ALLAH'ın varlığına işaret eden bu deliller ve uyarıcı Peygamberler HİÇ BİR FAYDA VERMEZ.

Kur'ân'dan öğrendiğimize göre, Müslüman pasif ve pısırık olamaz. Çünkü Asr Sûresi'nin tahlilinde de belirttiğimiz gibi, eğer bir insan aklın ve dinin gösterdiği yolda azimle mücadele etmiyor, yanlışları gördüğü halde ses çıkarmadan bekliyor, zulme katlanıyor, nemelâzımcılık ruhu ile yakın çevresinin ve içinde yaşadığı toplumun bozulmasına seyirci kalıyorsa, "sabırlı" ve "hakk üzerinde bulunan" bir insan değildir. Çünkü pasifliğin ve pısırıklığın bir göstergesi olan "katlanmak, ses çıkarmamak" gibi davranışlar, bir Müslüman'ın Kur'ân'da belirtilen özellikleri ile asla bağdaşmaz. Ne var ki, sadece "sabırlı olmak ve hakk üzerinde bulunmak" da nefsin örtülü olmaması için kâfi gelmemektedir. Zira sabrı ve hakkı tavsiyeleşmeyenler, kendileri birey olarak sabırlı ve hakk üzerinde bulunsalar dahi zarardan kurtulamayacaklardır.

AHZAB 54: Siz bir şeyi AÇIĞA VURSANIZ DA, GİZLESENİZ DE UNUTMAYIN Kİ, ALLAH HER ŞEYİ ÇOK İYİ BİLMEKTEDİR.

EN'AM 117: Hiç şüphe yok ki, RABB'in KENDİ YOLUNDAN SAPANLARU PEK İYİ BİLİR. O, DOĞRU YOLDA OLANLARI DA ÇOK İYİ BİLİR.

          Aklın olduğu, mantığın çizdiği yerde; hata, sadece kendine zarar verir. Çünkü, akıl, mantığı doğruya götürür. DOĞRU; KULA,KİMSEYE ZARAR VERMEMEYİ ÖĞRETİR.

          Düşünerek bulamazsan, OKUYARAK ARA! Okuyarak bulamazsan, GEZEREK ARA. Ya AKIL İLE, Ya FİKİR İLE, Ya GÖZ İLE BUL.

          Her kademeye BİLGİ ÖLÇÜSÜNDE DEĞİL, BİLDİĞİNE UYDUĞUN ÖLÇÜDE GEÇİLİR. Bilen, bilmeyenin SORUMLULUĞUNU DA ALIR. Amma, UYMAYANIN SORUMLULUĞU KENDİSİNE AİTTİR.

Bilen DEMEZSE, bilmeyen KİMDEN ÖĞRENİR?

NAHL 43-ENBİYA 7: Şayet bilmiyorsanız, EHLİNE SORUNUZ.

RESULULLAH buyurdu: MANASINI DÜŞÜNMEDEN KU'AN OKUMAKTA HAYIR YOKTUR.

HADİS( Buhari,Cuma 11): Hepiniz çobansınız ve HEPİNİZ SORUMLULUĞUNUZ ALTINDAKİNDEN MESULSUNUZ.

ANKEBUT 20: Ey PEYGAMBER! Sen insanlara de ki: Yeryüzünde gezip dolaşın ve ALLAH'IN YARATMAYI İLKİN NASIL BAŞLATTIĞINI İNCELEYİP ARAŞTIRIN. Sonra o sizi ( öldükten sonra ) yeniden diriltecektir. Çünkü ALLAH'ın her şeye gücü yeter.

          BAKARA 42: HAKK'ı batılla karıştırıp da BİLE BİLE HAKK'I GİZLEMEYİN.

          ENBİYA 16: BİZ yeri, göğü ve bu ikisi arasındakileri OYUN ve EYLENCE OLSUN DİYE YARATMADIK.

          Düşünerek ALLAH'a yakınlaşıyorsan DÜŞÜN,  düşünmek sana sende Aşk ve ilim, ALLAH MUHABBETİ'ni getiriyorsa DÜŞÜN. ALLAH düşünmenin önemini gösteriyor, DÜŞÜN ve ARAŞTIRMANI YAP.

YOKSA ALLAH'I NEREDE ARIYORSUN ?

          NECM 39,40, 41,42: İnsan için, KENDİ EMEĞİNİN KARŞILIĞINDAN BAŞKA HİÇ BİR ŞEY YOKTUR. Ve kişinin emeği ileride mutlaka önüne konulacaktır. Sonra da emeğinin karşılığı kendisine tam olarak verilecektir. Bilin ki, dönüş RABB'inedir.

          NECM 55,57,59,60,61,62: O halde ey nankör insan! RABB'inin hangi nimetinden, HANGİ DELİLİNDEN ŞÜPHE EDİYORSUN? Unutmayın ki, kıyamet günden güne yaklaşıyor.  Siz ( bütün bunları haber veren ) bu KUR'AN'a neden şaşırıyorsunuz ki? AĞLAYACAĞINIZ YERDE GÜLÜYOR ALAY EDİYORSUNUZ VE GAFLET İÇİNDE OYALANIP DURUYORSUNUZ. Artık ( bırakın bu gafleti de ) ALLAH'a secde edin. O'NU GEREKTİĞİ GİBİ TANIYIN ve yalnız O'na kulluk edin.

          RESULÜMÜZ birini camide üç gün görmediğinde NEREDE OLDUĞUNU SORAR, eğer seyahatte ise onun evine gider ve KİŞİNİN YAPTIĞI BÜTÜN İŞLERİ, KİŞİ GELİNCEYE KADAR YAPARDI. İşte RESULÜNÜN haliyle hallenmek; o'nun yaptıklarını yapıp halimize vermek ve herkese örnek olmaktır.

          VAKI'A 62: Siz ilk olarak nasıl yaratıldığınızı; dünyaya nasıl geldiğinizi çok iyi biliyorsunuz! ÖYLEYSE NİÇİN DÜŞÜNMÜYORSUNUZ?

          HADİD 17: İyi bilin ki, ölümden sonra toprağı canlandıran ALLAH'TIR.

BİZ AKLINIZI KULLANIP ANLAYASINIZ DİYE varlığımızı ve kudretimizi gösteren delilleri size İYİCE AÇIKLADIK.

          RUM 21: Hiç şüphe yok ki, bütün bunlarda NİCE DELİLLER ve İBRETLER VARDIR: fakat bunu anlayacak olanlar DERİNLİĞİNE DÜŞÜNEN KİMSELERDİR.

          RUM 8: Onlar vicdanlarıyla baş başa kaldıklarında ALLAH'ın; gökleri, yeri ve bu ikisinin arasındakileri YÜCE BİR AMACI GERÇEKLEŞTİRMEK ÜZERE ve belli bir süre için yarattığını HİÇ DÜŞÜNMEZLER Mİ? Gerçek şu ki, İNSANLARIN ÇOĞU RAB'lerinin huzuruna geleceklerini de inkâr etmektedirler.

Hayır ile sözünüzü açınız. ŞER OLANDAN AMAN KAÇINIZ.

ALLAH'ım kuluna, AKLINI, MANTIĞINI KULLANSIN DİYE VERİR. Kul mantığını harcarsa, tozlu yolda kalır. Akıl yönetir, gönül donatır, nefis yanıltır.

          Gayreti; AKLINI-GÖNLÜNLE BİRLEMEKTE GÖSTER. O zaman, sen – ben silinir, mana ile madde birlenir. Kâinatı temaşada; GÖNÜLLERİNİ – AKILLARINI – MANTIKLARINI EĞİTENLERDİR.

YARATAN, bilene değil… UYANA VERİR.

DUALARIMIZ; TANRI'nın kâinattaki esmalarını ( isimlerini ) güncelliyor, DAİM FAAL OLMASINI SAĞLIYOR.

          HUCURAT 6: Ey iman edenler! Size, dini ve toplumsal duyarlığı zayıf birisi ( fasık ) BİR HABER GETİRDİĞİNDE BU HEBERİN DOĞRU OLUP OLMADIĞINI ARAŞTIRIN. Yoksa bilmeden bir topluluğa zarar verirsiniz, sonra da yaptığınıza pişman olursunuz.

HUCURAT 11 – FUSSİLET 36 – HAC 3,8 – TEVBE 23 – İBRAHİM 4 – DUHAN 58 – FUSSİLET 44 – ZUHRUF 3 – KAMER 17 – EN-AM 126 – NİSA 82 – A'RAF 3 – NAHL 44 – ALİ İMRAN 78 – NAHL 44 – ALİ İMRAN 187 –

NAHL 25

BU AYETLERİ DÜŞÜNEREK OKUYUNUZ LÜTFEN.